Dinlemezsen son dini;
Anlamazsın sen dini!
Olup yad’a maskara;
Güldürürsün ins, cin’i!
Acil tavsiyem sana;
Deniliğin talibi;
Medeni mi deni mi?
Kul yaşarsa dall gibi;
Medeni mi, deni mi?
Taş devrini özleyen
Dert, dert deyip durma da; o her neyse beyan et!
Sakın aşk-ı dünyayı, sürme benim önüme!
Varsa dinden sıkıntın, hiç çekinme ayan et!
Bunu sana anlatmak, zül değildir ünüme.
Dünyanın halini, ettiysen idrak?
Aşkını terk edip, meşkini bırak!
Günde beş kere kalarak ırak;
Mevla’yla sohbete, dalıver gitsin!
Faniyse yavuklun, değmez sevdaya.
Karar verme acele!
Tetkikatı öncele!
Gündüz kafi gelmezse;
Okuyarak gecele!
Varma birden karara!
Kimi nefis çomar’a
Kimi benzer hımar’a
Islahını istersen;
Başla hemen tımara!
Kitap sarıp semer’e;
Madem hayat sınama;
Sınayanı kınama!
Öğret şükrü nefsine!
İsyanını onama!
Kul denmişse insana;
Mü’min cahil olur mu?
Asla, kat’a olamaz!
Olsa öyle kalır mı?
Elbette ki kalamaz!
Peki; nasıl olmalı?
Arıyorsan hak sırat;
Sünnete gel sünnete!
Bir an önce son sürat;
Sünnete gel sünnete!
Uyup cahil kullara;
Her gün yiyip içerken;
Tehir etme şükür’ü!
Mevla şükran isterken;
Layık görme küfür’ü!
Geçtin gençlik demini;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!