Kaçamazsan ölümden; manasını tez belle!
Sor o perde ardında, kaç muhteşem âlem var!
Canı ona teslimi; en bulunmaz haz belle!
Zannetme ki ecelle; tanışmada elem var!
Cümle âlem bilsin ki;
Savaşım var cehille!
Herkes emin olsun ki;
İşim olmaz cahille!
Cehil gafın anası!
Der-hatır et İbrahim’i!
Ne yapmıştı İsmail’i?
Bırakarak lamı cimi;
Doğru düzgün et bayramı!
Yapma onu et bayramı!
Bakın çağın ferdine!
Kuşlar güler derdine.
Konuşturup nadanı;
Görüp bakın derdi ne?
Derdi malum nakarat;
Alametler çoğaldı;
Dünya, bela’n yakında!
Müthiş güne az kaldı!
Hüküm böyle hakkında!
Felaketler art arda;
Onca yıldır anlattım, anlamadın sen yine!
Bilmem neyin uğruna, gittin acep sen Çine?
Yetmedi mi dolaşman yad ellerde ey gönül?
Arzun ilim hikmetse; avdet eyle sen dine!
Bomba atıp gündeme;
Arkasından gül deme!
İllaki de gül dersen;
Saç gülleri gündem’e!
Toz dumanken ortalık;
Gerçek varken, rüyalarla avunmam!
Hak dururken, hayalleri savunmam!
Dünya handır, insan ise bir yolcu!
Hal böyleyken, şu dünyadan kam ummam!
Bin bir türlü sevgi var, pek çoğunda yok hayır;
Çünkü onda dokuzu, meşru tarza mugayir!
Allah için olandır, iflah eden muhabbet;
Geri kalan ne varsa; küllüsüne de; hayır!
Tüm mecazi sevgiler, mutsuz kılar aşık’ı
Bir yıl daha geçti de; nasıl geçti bir düşün!
Şayet boşa geçtiyse; bayram yapma eyle yas!
Sakın gülüp eğlenme, çıktı diye her düş’ün!
Dünya seni seçtiyse; işin bitti ey havas!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!