İçi,
boş ümitlere karnı tok
fesleğen kokulu, sararmış
Selamsız sabahsız geliveren hülyalarda
kaybolmuştu gerçekler...
Susuz bırakılmış direnişe güç yetmiyordu ki
isyankar irade neyler?
Sessiz uykuların alaca karanlığında
bitimsiz flu düşlerin saklambaç ebesiydi
kontürünü yazılarda çizdiğim belli belirsiz hayalin...
Saklanıyordum...
Hüzne bulanmış özlemlerin iliştirildiği,
İşportadan bir aşk buldum! ...
Ucuzdu, çoktu müşterisi…
Piyangonun bendim talihlisi…
Hani aynalardan sakladığın bir yüzün vardı senin...
Hani özlemin avuçlarının iz yaptığı suretinde bir hüzün...
Hani gülümsediğin zaman
kanat çırpan bir güvercin
bakışlarından düşen bin parçadan
Sana ilk bestem
İlk çığlıklarımdı dünyaya gelince...
Elbet ağlayacaktım, bedenindeki misafirliğim bitince...
Tek bedende çift canken,
Umutların en seçkinlerini,
Ümitlerin en yediverenini,
Bir babannem vardı benim.
Onu geçen yıl kaybettim..
Şimdi de her an yanımda eminim.
Tek arkadaşıydı çocukluk günlerimin.
İçerisinde bambaşka dünyalar varederdi bir çocuk için
minicik bir evin.
Bazen çamurlu bir yolda yürümeye gönüllüdür ya insan
Şeytana satacak kadar bile kahpeliğin olmaz da
taammüden terk ettiğin hislere yabanıl bir bakış atarsın ya
Bazen yürek yongalarından çelenk yaparsın da
Kışlarını görmediğimiz dağların,
Ansızın bastıran karlarıyla titrerken,
Bir gece pusu sis karanlığının
Geleceğini ummazdık bu kadar erken
O dağlar herkesçe uluydu özeldi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!