Dalıp gittiğin hayal bahçelerinden
elinde bahara öykünmüş bir karanfille çık
tutuştur bulutlarını istanbulun
burası
muallakta bir sevdanın otağı değildir
güzel yüzlerin
Vay başım
çileli dertli yumaktır
hayat
biraz da uyumaktır
uyu
-ki güzel yarınlar düşleyesin
1.
Eski bir tütsü kokar gece
Baba ocağıdır
/ağlamazsın/
Nihayet:
Nakaratsız bir şarkıya benzetilebilir hayat
Mecnuna' çöl gerek, Yusuf'a kuyu
İbrahim ateşten doğarmış ancak
Hümeyra seninle sevdim uykuyu
Yanlızca bir ses ver uyandıracak
Bıraksan uyurum, nice an geçer
Ömründe hiç İstanbul görmemiş çocuklar gibi bakarken
yurdumun fiziki haritasına
Dağlık arazide mevzilenmiş
her beyaz güvercinde
Beni vururlar.
ben çılgınlığın kaf dağlarında gezinen
iki dirhem ve bir miktar çekirdekle
ve ancak makus talihinden muzdarip
ne tomurcuklar gördüm
keşke göreydim
ipek yolunda cıvıl cıvıl bir kervansaray
Yabancı hislerdi bizi ağlatan
Peki söylesene güldüren neydi?
Ab-ı hayat içmiş ölümsüz bizi
Sokak ortasında öldüren neydi?
1……………………..Nasıra’lı
Kaderi insanlığın
Kutlu müjdeler bekledi dibe vurmuş şehirlerde
Zamanın ortasında bir an;
Ve alışkanlıkları bölerek tam ortadan
Ben diyordum
Böyle kalacaksam
ve yarım
ve yamalak
Neye yarar terk-i dünya
içimden nöronlar kopartarak
Ben değildim
sen değildin
dünyaya yar olmayan
bir düş kurdum ki zihnimde
aslında var olmayan...
güller topla benim için
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!