09.08.1969 yılında Almanya'nın sirin kentlerinden Stuttgart'ta dogdum. Aslan burcuyum. 13 yasımda Türkiye'ye geri döndüm. Ilkokulu Istanbul Eyüp 'Islambey ilkokolu' da bitirdim. Ortaokulu memleketim olan Yesiller cenneti Balıkesir Mancılık Köyü 'Ortaokulu'nu bitirdim. Liseyi maalesef bazı özel sebeplerden dolayı 2.ci sınıfta bırakmak zorunda kaldım. Is hayatına ise yine ülkemin en bakir kasabalaryndan Marmaris Datça kasabasynda ise basladım. Sonrasında meslegimin nitelikleri dogrultusunda Antalya'ya yerlestim. Çok sevdigim biricik esim ve Oza ...
Sevdalarda
Yaban dikenlerin koynunda
Yalın ayak
Uzanmak içimdeki çocukla
Umutlarımın kucağına.
Sarılıyorum hayallerime
Evde daha zevkli oturmak,
Çay bahçesinde o essiz tadı ile çay.
Görmek için geleceği,
İçmek kahve...
Aklındaki karabulutları,
Kovmak için yürümek...
Uzaklardan…
Aşkın adının kulağa okunmadığı,
Sevdaya ihanet edilmediği,
Sözün başladığı ve sonun olmadığı,
Diyarlardan…geldim.
* * * *
Raflarda toz tutmaya,
Yüz tutmuş kitaplar gibi,
Üstümdeki ağırlığı atamamak...
Sevdiğimin akan pınarlarına,
İçinde esen rüzgarın,
Pençesinde üşüyen çocuğa,
Gecenin karanlığında
Rüzgarın kollarında esiyor aşkların en güzeli...
Nefes almak zorlaşıyor
Kalpler konuşuyor
Sevdalar yanıyor Güneşin yokluğunda...
Birer birer dağılıyor aşıklar;
Sivrildiniz bir an diğerlerinden,
Davaları uğrunda dövüşen,
Can dostu kalemleri,
Yazdırdınız, kızdırdınız,
Selamı hiçe saydınız,
Bir asrın güzelliğini görmediniz
Bir okyanusta yüzmek
Aldırmadan köpek balığına
Son nefesini vermek pahasına, aramak seni...
Dertli çoban olup, çalmak kavalı
Sesinin kısılması pahasına, titretmek dağları...
Yaşamak duyguları
Bir itişme, koşuşturma başlamış gidiyor,
Daha henüz sakin olan sokaklarda,
Akşam yaklaştıkça karanlık çökmeye başlıyor,
O güzelim şehrin üzerine,
Bir taraftan hava kirliliği bastırıyor,
Bir yandan araçlar teker teker çoğalıyor,
Güneş doğmaz mı sanırsın
İhanetin ardından
Koşarsın
Bahanen
Başın dumanlı
Dağlar, Dereler, Tepeler
İçindeki hislerini,
Koyup bir kayığa,
Engin dalgaların arasına,
Hiç düşünmeden bırakmak,
Sonra yüzleşmeden; kendin ile;
Sığınmak bir aciz gibi,
Ey silueti olduğum...
Vakit içinde;
Yaşam denen bir muammaya sığınan,
Alıp vermek arası ilişkiler değil mi?
Hareketi esas alıp; seni var eden…
Bağlanmıştın oysa şahdamarına;
Uçsuz bucaksız ihtimaller denizin balığı,
Ne altında mutlu olabildin, ne üstünde
Geçer Ömür dediğin;
Rabbim insana yaşamı bağışlamış, en özelini vermiş, en kıymetlisini kendinden olanı vermiş ve içinie koymuş…
Toprağı kanla canlandırmış, can katmış, çoğalması için su vermiş bir nefeslik ve emretmiş günü geldiğinde emanetimi alırım diye…
Evet, geçer ömür dediğin; ...
Kaçamak Tat…
Bugün yorgunluk süzülüyordu gözlerimden,
Gözkapaklarım ağırlaşıyordu sinsice,
Kahvenin tadı ile ayakta kalıyordum,
Tam o anda senin o gözlerin deydi gözlerime…
Bir irkilme,
Bir uyanış,
Bir usulca dokunuşla,
Bir yeşil değmişti gözlerime… < ...