Bir yaz daha geçti,
Köylüler hep aynı elbiseleri giydi.
Sabah kasabaya indi,
Hava serin,
Akşam döndü, traktörün üstünde,
Rüzgar esiyordu.
Birer çuval saman torbası gözlerinin altında
Yaşı tam zamanında
Yemekleri söylenmeyecek sözler gibi
Dolaştırıyorsun ağzında
Sonra da yutuyorsun
Öfken uykuya dalmiş Tekir Burnun'da
Kızlarımız, kadınlarımız türbanlı,
Bizlerin silahları yatak odalarında saklı,
Türban vergisi istesinler verelim,
Silah vergisi veriyoruz ya
Devletimiz sağ olsun,
Ama bize sahip olsun.
İlk defa kırılmayan kalem
içi plastik
çocuklar stresten kurtuluyor
iki kalem alana
bir de kalemtraş veriyorum yanında
Bir de deri çanta
Köyümün efendisi
Nazım’ın geniş külot pantolonundan giydi,
Nazım’ın kasketini taktı,
O da Nazım gibi yuvarlak aynasını
Arka cebine attı
Hani şu arkasında zenci kız resmi vardı
Günün birinde
siperler kazacaksın yavrum kendine
belki sevdiğini görmemek için
veya annene babanadır sitemin
yüreğinin camları kırılabilir
veya anı defterin rüzgardan dağılabilir
Hafta içi,
sabah kahvaltısı,
menü;
Yumurta tava,
yanında peynir ve
kırmızı süs biberi,
Trenli seyahatlerim; İşim gereği
pazar hariç her sabah akşam yinelendi,
Haydarpaşa ile Süreyyapaşa
plaj durağı arasında.
Ya! Benim de yeni dikkatimi çekti,
Şiirim geldi off
tutamıyorum kendimi,
kalemimi bulamıyorum
nerede, nerede?
Bulabilirmiyim
radyo yayını bir müddet önce kaldırılmıştır.
Ben Mehmet Akif Tiryaki. SI
iirlerimi Enis Fosforoglu radyodan seslendiriyor.
Cuma gunleri radyo programina sizleri de bekliyorum.
Saat 14.30 da 100.8 de Enis Fosforoglu ile birlikte.