Bahattin Efendi elektrik pazarının direği,
Allah(c.c) başımızdan eksik etmesin irşat gereği,
Her daim devam etsin soyu,
Allah'ı(c.c) zikir eder, hiç değişmez huyu.
Tercih ettiği meslek esnaflık, baba dileği,
Torunlarını sever, korur, testisini pak çeşmeden doldurur,
Limon kokan çamlar
Berbere gitmiş ağaçlar
Önüne uzanmış sahil
Deniz
Keder nedir bilmeyiz
Ve tertemiz hava
Ben şimdi
denizleri küçük ve dalgasız
deniz kıyıları sazlık
yeşilin tonlarının sergilendiği kasabada
tek katlı bahçeli evde tek başıma
Uzun zaman Aleksandr yukarı sokakta yaşadı
Son tren sokağında Mirza’ların arkasında
Altı numaralı üç katlı ahşap konakta
Saksılı pencereleri vardı onun suluboya tablosunda
Uzun zaman Aleksandr yukarı sokakta yaşadı
Son uyanışı bu gecenin
Turi Sina Dağı sessizliğinde
vur dercesine siperlere
yüzüme yüzüme
biz uzuna geldik sefaletin
elbirliği yaptığı
Hey diyordu herşeyi bilen 33. pir
Hey diyordu Cebrail, Mikail
Can suyunu serptiğinde mevla toprağa,
Tohum canlandı rahmetle, dünyaya.
Sevgi iksirinden bir yudum içtim,
İkinci baharda ben seni seçtim.
Bir yaprak yerden kalkmakla kalkmamak arasında
can çekişirken
henüz başıdır sonbaharın
O yaprak ise çok erken düşmüştür dalından
toprağa olan hasretinden
Kemanın çılgın kabaran balon balon
dakikada yedi bin iki yüz titreşimli dalgalarından sıyrılıp
benliğimin bahçesinden
renkli çiçekler topladım sana
bunlar düş çiçekleri
Ferda ne demek, aşk ne demek?
Güşad-ı dil her dem seni mi bekleyecek,
Habbala götür ey sefil beni
Bu can artık bana yetmeyecek.
Kut kavgası hiç dinmeyecek,
Meşhun gönüller ne zaman boşalacak?
Buruk hurmaların dallarda ortamı renklendirdiği
Buz gibi bir aralık sonunda,
Derelerin sesinin yükseldiği bir mevsimde
Çiçek kokularının izine çıktığı zamanda
Güneşin işinin olduğu gri bir Pazar günü
radyo yayını bir müddet önce kaldırılmıştır.
Ben Mehmet Akif Tiryaki. SI
iirlerimi Enis Fosforoglu radyodan seslendiriyor.
Cuma gunleri radyo programina sizleri de bekliyorum.
Saat 14.30 da 100.8 de Enis Fosforoglu ile birlikte.