Sen benim gönlüme hiç yaramazsın
Daha şiir yazmam sana ant olsun
Merhem sürüp yaramı saramazsın
Daha şiir yazmam sana ant olsun
En güzel şi'ri söyler çiçeklerle yüklü dal
Semaya hayran bakar bu yüzden lisanı lal
Kaç kadife renk seçer sarı beyaz yeşil al
Kaç bahar haşra bakar kaç güz dökülmüş melal
Tesbih çekermiş gibi çekirdek çitliyorum
Güzaf laflardan geçip çeneyi kitliyorum
Durup söyleniyorum gece sabaha kadar
Sonra alelacele sabrı öğütlüyorum
Akıllı hayatı sormadan yaşar
Deliyse fark eder kaçar vesselam
Kilidi kırmadan kafesi aşar
Ulyaya elini açar vesselam
Sözleri ateştir gözleri bıçak
Zahmetin dibinde birikmiş rahat
Ağrısız sancısız dönmüyor sıhhat
Çekilir mi dünya sessizce heyhat
Dem ile gam geçer ezberimizden
Kıyamet provası kuruldu o gün fay-da
Maraş’tan ta Antep’e Kilis’te ve Hatay’da
Yerin altından koptu ateşten havaledir
Adana Osmaniye Malatya hep bu rayda
Gamdır yıkar beni bu demde hep gam
Elim boşsa bir dert, doluysa bir dert
Namdır yakar beni oyalar hep nam
Halim boşsa bir dert, doluysa bir dert
Aynada bakınca öze hayranım
Üstünde renk atmış yırtık bir parka
Başında şekilsiz frenk bir şapka
Meğerse satılmış ucuz bir aşka
Ark eder usulca ağlar gözleri
Filmin rejisine yalvar ne fayda
Kim ki der geçerim şol lezzet-i baklavadan
Ne görmüştür felekten söyler bad-i havadan
Birşeyler kutlayalım tatlı gelsin her defa
Neden mahrum olalım sanat-i oklavadan
Ey müptela olduğum ince sanatlı zehir
Kimi tedbir diyerek keyfi eder tam tehir
Hamurunda kaç emek şerbetinde kaç şifa
Lezzetinde mündemiç marifetler müftehir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!