Bir büyük edasıyla sürdü bisikletini çocuk
Yukarıda Ethem Çay Bahçesine
Kaldırıma park etti arabasıymış gibi
Dedesi almıştı kırmızı Yale bisikletini
Çayını söyledi gelen garsona
Adam gibi hissediyordu kendini nedense burada
Karanlık çökmekte iken yine güne
Kedinin gözlerindede gün batıyordu
Sabaha bir daha doğmayacaktı belki
Bu ne bir son ne de bir ilkti
Başucunda can dostu arkadaşı
Son nefesine kadar can yoldaşı
Dün bir rüya gördüm
Bulutlara takılmış, sarmaşıktan
Salıncakta sallanıyordum
Ayaklarımda denizin serinliği
Yüzümde ayın dinginliği
Hiç bir şeyi umursamadan
Saçları şelale gibi güzel başından
Salıncak olur güzel kaşlarından
Bir tatlıdır işveli nazı
Başkadır onu sevmenin hazı
Perçemini bir tatlı defeder güzel alnından
Her türlü anlam çıkar bakışlarından
Avuçlarında batırdılar güneşi
Gözleri
Işıl,ışıldı
Birbirilerinin vucuduna sürdüler,ay ışığını
Aralarında yakamozlar oluştu
İkiside çok mutluydu
Yüreğim seslendi,istedi serinlemek
Emir büyük,Konyaya gitmek gerek
Varmalı,Mevlananın yanına
Eğilmeli o büyük aşk'a
Terlemişti gencin daha yeni bıyıkları
Derviş olmak üzere külliyeye yazılmıştı yaşıtları
Üstadım
Seneler geçti,gitti gideli
Anıyor seni şimdi,binlerce sevgili
Şiirlerin dudağında mıh olmuş,kimi güzelin
Yapılıyor her sene anma günlerin
Duysan,gözlerin yaşarırdı
Terliğin üzerinde
Öyle
Salınma,güzel
Terliği terletiyorsun
Terliğin hakkını verdin,helal sana
Yeri,göğü inletiyorsun
Terkedeceğim bu şehri
Öksüz bırakacağım sokak lambalarını
Duymayacağım sokakların sessiz sessizliğini
Çekip gideceğim
Sen hazırlamamış olacaksın çantamı
Ellerinin izi olmayacak
Elimde damlalardan çiçekler
Köşende seni bekliyor olacağım
Kalbimdeki sevginin sıcaklığı
Soğuğu hissetirmiyecek
Gökkuşağı doluşacak etrafıma
Renklerini bukete serpiştireceğim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!