Gözlerim derin kuyulara düşmüş,
Dünya gemisinde yalpalıyorum.
Duvarda demir çaresiz çürümüş,
Kum denizinde su bulamıyorum.
Düğüm düğüm içim, kor ateşlerde,
Bakışlarım donuk, tipi yüzümde.
Dağ gibi oturur yaş gurbet elde,
Aç topraklara küstüm, üşüyorum.
Sızlar gönül, yarası görülmez,
Bir heves sarhoşluğu ki içilmez.
Çile bu ya, ağlamak para etmez,
Soluksuz kaldım, yürüyemiyorum.
Umudun ışığı solacak gönül,
Dumansız yangınlarda kaldı bülbül.
Çağırır beni çöldeki kuru gül,
Söz bitti, dilim lal, tükeniyorum.
Ömrümü deldi bir akşam güneşi,
Garip hüzünler gizliyor ateşi.
Hep kalın çizgiler attı dikişi,
Meçhule kör kurşunla gidiyorum.
Kayıt Tarihi : 11.2.2025 15:39:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
"Zaman, geçip giden her anın içinde birer iz bırakır; önemli olan, o izlerin seni ne kadar büyüttüğüdür."
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!