Benden selam eylen gül yüzlü yare
Bir saat karşımda dursun da gitsin
Az mı çok mu sinemdeki yaralar
Gelsin gözü ile görsün de gitsin
Ben de pazar edemedim kız ile
Belli belli bağlarının boranı
Çift çift olmuş çöllerinin ceranı
Sana derim sana Munbuç Viranı
Çarşısında çağrışan dellallar hanı
Munbuç'un kapısı altın tokalı
Ben bu güzellerden görmedim kemlik
Her ne çektim ise felekten çektim
Hublar ile yoktur gayrı pazarım
Değil hubdan elem melekten çektim
Noldu nazlı yare ben de bilemem
Benden selam edin suna boyluma
Bir karış gerdanlı Habeş benlime
Yenem dedim yenemedim gönlüme
O dosta yiyecek nar bulamadım
Elimden aldırdım telli Hatçe'yi
Ala gözlerini sevdiğim dilber
Şay edip aleme bildirme beni
Açıp ak gerdanın durma karşımda
Ecelimden evvel öldürme beni
Ko dolanıp dursun kolun boynumda
Ala gözlerini sevdiğim dilber
Dikerler ağacı dal benim için
Aşam dedim aşamadım başından
Yağıyor yollara kar benim için
Sazımızı ele alıp çalalım
Benim yarim gelişinden bellidir
Ak elleri deste deste güllüdür
İbrişim kuşaklı ince bellidir
İnce bellerini sar dedi bana
Gel gel aman gelişine
Ben kendi halimde gezip tozarken
Bak gözümden akan yaşıma benim
Sevgili yarimden imdat umarken
Bak neler getirdi başıma benim
Bülbül gibi dalda ötemez oldum
Benden selam söylen Aydın iline
Top kara zülüflü mayalarına
Bizim ilde çakır doğan olamaz
Yavru şahin konar sarp kayalarına
Yaz gününün suyu böyle mi çağlar
Bir ah çeksem dağı taşı eritir
Gözüm yaşı değirmeni yürütür
Bu hasretlik beni dahi çürütür
Bana sıla da bir gurbet il de bir
Ben de çıkayım da dağlar başına
karacaoğlan gibi biri sanmıyorum ki bu dünyaya gelsin. şiirleri akla hayale sığmayacak kelimelerle dolu.. mekanı cennet olsun inşaallah....
Halk türküleri bambaşka..
Karacaoğlan Efsanesi
Asıl adı Hasan’mış. Daha bir yaşına basmadan anadan öksüz kalmış. Beş yaşına varmadan da babası Kara İlyas, Kozan derebeyi tarafından askere alınmış. Bir daha da dönmemiş. Böylece küçük Hasan ortalıkta kalakalmış! Anasının “Karaca” diye sevip doyamadığı Hasan’a köyden Ser ...