Uzakların fısıltısı çınlar kulağımda..
Dalgalara dolaşır pınarım
Güneşle bakışır yanaklarım…
Rüzgarla okşanır kalp atışım
Martıyla dertleşir aşk bakışım …
Ben garip bir gönülüm..
Ne hanlarım ne de şal şallı arabalarım var benim..
Dostluklarda dürüstü severim, samimi olana giderim
Ele avuca konulmayanı veririm
Para basittir gözümde
Barınak diye bir köşk yoktur etrafımda..
Geceleri örtün üzerime
sıcaklar yama olur bana
Gündüzler üşür benliğimde..
Sahte gülüşler ve
bi o kadar dengesizlikte
Kayar giderim derinliğe..
Gel desem..
Gelincikler eteklerini soydu
Yaprak yaprak dizdiğim isim oydu
Elinde tutuşan bizim mektuptu
Harlanan kos kocaman bir umuttu
Bir damladır deriz
Damlaya damlaya göl ederiz..
Hayatımızda biriktiririz
Dolmayınca da vazgeçeriz …
Hatalar baş safta
Özürler boş rafta…
Onun için ‘batarsa batsın’ diye inlerdi
Onsuz kalmakta mümkündür
‘bulutlarla avunurum’ derdi
O güne dek güneş doğarken sarılıp- gezerdi
Fakat batınca karamsarlık kaplardı her yeri
Günler ve aylar yılları kovaladı
En yorgunu ‘gönül’ dense de
Tükenir derman kara diz de
Ufak dursalar da yürekte
Kocaman yara var derinde
Geçmişe geçmiş denilemez bizli sözlerde
Silinmeyen anılardan kalan senli hisslerde
Her alınan nefesle cananlanır benli yüzünde
Duyduğun sesle hatırana çağrılır bizli ahenkte
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!