Çiçeğin yapraklarından yıpratmadan,
kırmadan toz silercesine
kalbi okşayan kaldı mı?
Güneşin sıcaklığına yüklenmeden,
ağırlık vermeden komutsuzca
Tutkunun buruk halleri vardır
Eksik kalındığında nefesi kesen
O yokken onun hayalinle yaşamak
O yokken çabayla nefes almak
Eski Farsçadan yazsan okunamayan
Bir varmış bir yokmuş diyerek
Anlatılan masallarla büyüdük..
Sevgiyi aşkı kelimelere dürdük
Ama hiç birinde yok ki hürlük..
Ya da biz görmedik..belki
Eskilerde takılı kalmaktan yoruldum
Etrafımdaki yanımdaki hatta gölgemdeki
Kalbi kırmamak adına kendimi kırmaktan
Yoruldum
Sırma saçlım demelerini de özlemiyorum
Artık desem İnanır mısın
Meyveyi verenin köküyüm
Çiçek açtıran toprağıyım
Kuraklıkları sulayanım
Denizde sensiz kaybolanım..
~~~
Yalanlarla çok güreşenim
Ben senden gittiğim gideli
Hala huzura ermedin mi..?!
Açılan her cama konmazlar
Şarkı söylemez mi martılar..?!
Kabuslarını kim kovalar
Terini bezle kim ovalar..?!
Ben seni Kemanına zarif dokunan
Kemancı gibi sevdim Ürkek ve Kırılgan
Saçına dokununca içinden düğümleri çözen
Ben seni susuz çöllerde yeşeren
Orkide gibi sevdim Korkak ve Kurak
Yanağındaki oyukta yatayım
Gözlerin pınarında arınayım
Ruhuna ruhumla dokunayım
Acılarını merhemle sarayım
Mutluluğu seninle paylaşayım
Kalbindeki cennete konayım …
Topallaya topallaya
Yürüten zaman koşuyor
Martılar bulutlarla yarışıyor
Sevgiler de pek hızlı bitiyor
Beşerin halleri nereye gidiyor…?!?
Yazgıdan mı kaderden midir
İçimdeki sönmeyen közlerin
Her nefes alışta harlanması
Ruhumun dikişlerinin atması..
Acılara zaman merhem oluyor da
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!