Daldan düşen sarı yaprak,
Dala bir zaman daha bak,
Ne kadar da yükselmiştin,
Düştüğün yer,yine toprak.
Tanık olduğun her şafak,
Canımı acıtıyor artık
Yüreğimin yükü
Olur olmaz kanatıyor
Kabuk bağlamış yaralarımı
Türkü türkü
Gerçek güzellik
Saf olandır
Arka yüzünde başka şey olmayan
Güneş gibi
Gözden kaybolan
Asla kaybolmayan
Ellerimi tutan mahzun kar
Dalga geçen muzip deniz
El etek öpen deli rüzgar
Dalgasında martılar
Çakırkeyif mavi Ak deniz
Lodosun burnunda tüten gemi
Bir yel eser efil efil
Uzak
Dağ kuytusunda
Bir dağ çiçeği
Gibi
Gün doğar
Volkanın püskürdüğü o kraterde
Yeşil sular karışıyor mavi göğe
Turuncu yapraklar arasında güneş
Ağır ağır dönüyor,
Ve yere düşen gölge
Bilecik’in orta yerinde
bir bahçe
sarı, kırmızı, pembe
Çiçeklerin içinde
Seni düşünüyorum
Elimde kepim
Özgür insan gemidir
Kendi rüzgarında savrulan
Yaşadıktan sonra yazar
Yazgısını çoğu zaman
Irmağa benzer özgür insan
özgürlük her adaya
Bir köprüdür
Yıldızları yere deyen
Bir köprüdür
Bir kerecik yaktığında
Soğuyan yüreğinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!