Sarılmış Al Bayrağa yüzü gülüyor
Dağlarda vurulmuş Mehmedim bu gün
Dallarda kuşlar hüzünlü ötüyor
Dağlarda vurulmuş Mehmedim bu gün
Anne feryat eder yolar saçını
Tutuşsak el ele ilkbahar sabahı
Çıksak ereğin yücelerine ne dersin
Unutsak gün saat tüm dakikaları
Seyretsek Van Akşamlarını ne dersin
Sarsa Van gölü zümrüt rengiyle bizi
Uğruna terk edip gittiğin adamdan beri
Ne kadar değişmişsin sen
Sağ elindeki ben solmuş
Ne kadar bozulmuş ellerinin güzelliği
Sarı saçların paslı tunç rengini almış
Öldürmüşsün dudaklarında bütün gülücükleri
Yolda kaldı yaşlı gözlerim yolda
Ömür bitti zaman kısa nerdesin
Ben beni yitmişim düşkünüm haldan
Ömür bitti zaman kısa nerdesin
Gün geçtikçe azalıyor umutlar
Sanma dostun düşmanlığı çok ırak
Vururken başıma nerdeydin usta
Gönül sarayını temelinden oyarak
Yıkarken başıma nerdeydin usta
Sessiz çığlığımı duydu kainat
Kollara takılan zinciri sökersin
Yüreğine takılsa dostum ne yaparsın
Başın sıkışınca Yaradana koşarsın
Yüreğin müebbet yerse ne yaparsın
Boşa geçen ömre iç çeker ağlarsın
Gelince dünyadan yolculuk çağları
Mezarımda yaş dökerken neydem
Bölünse ekmeğim sararsa yaprağı
Dalında goncalar kurursa neydem
Ellere bakmaktan bükülse boynum
Ne zaman seni düşünsem
Gözlerin karanlığa güneş olur
Kuşlar ötüşür penceremde
Tomurcuklanır bütün kainat
Okşar saçlarını yaylanın serin rüzgarları
Bütün sevdalar yüreğimde çiçek açar
Şu fani dünyada miadım beklerken
Giden gençliğime candı gözlerin
Yaşamdan umudu kalmadı derken
Damarımda dolaşan kandı gözlerin
Geçip gitti ömür yoktu kabahatım
Oğul bu gün yine sabah erken uyandım
Bizim evin eşiğine bir of çektim dayandım
Dayanırım yokluğuna kolaydır sandım
Çok ağırmış kalkamadım yerimden oğul
Oğul geçti buraların yazı gelmiş payizi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!