1949 yılı eylül ayının birinde Elazığ da dünyaya geldi ilk okulu Elazığ da orta okulu Gaziantepte liseyi yine Elazığda ünüversiteyi de Ankarada bitirdi A.D.M.M.A dan 1976 yılı mimar olarak mezun oldu sekiz sene serbest çalıştıktan sonra 1984 yılında Bitlis bayındırlık müdürlüğünde Mimar olarak memur oldu Proje müdürlüğü İl planlama müdür vekilliği yaptı 1986 yılında Malatya bayındırlık müdürlüğüne mimar olarak atandı 1997 yılında şube müdürü oldu 2010 yılı müdür muavini olarak aydına atandı 2014 eylül ayında emekli oldu halen 1500 civarın da şi ...
Reenkarnasyonum; içimi sardı da, götürdü
Me’zcetti, toz duman oldu ortalık
Veyl Deresi gibi, kor ateşler doğurdu
Suphanallah dedi dil, kurtuluşa anahtar
Fesuphanallahı duydu, irkildi bu gönül
Ruhumu yoğurdu
Nefisim beni kör düğümünün, girdabından kazır
Hoyrattır da, tok sesi
Kezzap gibi de, yakıp da yıkışta kavurur
Her an ensemizdedir, kahreder nefesi
Kapris yüklüdür ruhlarımız, çaresizlik içinde
Çekilemeyen bir sensin, bir de açlık
tut ki; elim de sende, sıkıyor o parmaklarım
iz bırakıp da dururlar, yürekte
inişleri ve çıkışları
çırpınışların sesi, çıldırtırlar bence
sesler olur, o hicran penceresinde
kendini çeksene
O ilk bakışın yaktı be gül ateşin har mı
Tüm beden depreme uğradı vicdanın var mı
Kalp bağını tir tir titrettin gözlerin kar mı
Batar gönlüme meltemlerin ruhun rüzgar mı
Sende dinseler kâbuslarım kime ne zarar
Bir mumun, ışığı kadar
Çok uzağım, ulaşamam ki kendime
Gecenin o karanlığında, kaldım gizemim de
Hep de saklıyorum, nedense
Umutlarımı, sıcak koynumda
Bir nefes altında, sönsekte
Sen gelde nasihat dinle sana bergüzarım olsun
Çıkarsın her an yokuşa inişte teklemiyesin
Viranı tadan gönüller korlar dilfigârı solsun
Yüz değil gönlün içiyle cihan’a afetin değsin
Abad et gönülleri ki ruhuna sevgiler dolsun
Menend’in hiç olmasın ki hak gönülde eriyesin
Geçseydi tüm yaşamım gül gibi huzurunda
Dünya yanıp batsada kimin ki umurunda
Gönlü okşayan yürek aksa aşk’ın nurunda
Durulmaz olur şevkten ölünse hak yolunda
Ben sana demedim mi dert taşırsın kolunda
Yoğruluruz yaratılışımızın, onca gizeminde
Örnekleri bir bir bize sunan;
Tüm o yüce varlığın özüdür, hakkımız da
Şekli verir, insana ve tabiat anaya
Yaşam boyu sanatımızın ve edebiyatımızın içinde
Sağlam unsurlarla, bezenmiştir
Feryatlar kötü sardı
Ciğerimde, imansız bir sancı
Tutuğum her şeylerim, karardı
Her bir yanımda da, acı
Hicranların kaynağı, ruhumda
Arayıp da dururum, dert yükümün ipini
Resul’le akıtıp da yaktığın, şu aciz bağrımı
Mağfiretin yağmurlarıyla söndür, güruh kaplı yüzü
Tek tek aç bana hak kapısını, dindirsin ağrımı
İniş çıkışla hep boş dolandım, yakına ver düzü
Vuslatın için tüm ömrüm feda, gör sağalt sağrımı
Niyetim tüm benliğimle hak yol, kaldır at pürüzü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!