(Veysel TURGUT üstada…)
Hırsız güder maaşımı
Yediğim yavan aş’ımı
Nere vursam ki başımı
İnan zamsız yaşayamam!
İnternetin süperi
Çağımız yiğit eri!
Hırsızın binde biri!
İnternet elde maşa!
Yaşa Ülkem! Çok yaşa!
Yaşlı otobüste sayılmaz Halk’tan
Suratlar asılır, yüzler gülmezdi
Korona illeti gelince Hak’tan
Altmış beşler şimdi evin hapisi
İzindeler kaptanların hepisi!
Gelince On Kasım’lar, kalplere çöker hüzün
Mevsimleri tanırım, yoktur tadı son güzün!
Dokuzu beş geçeler, bittiği yerdir sözün
Bayraklar bunun için, bu yüzden kara yaslı!
Renk cümbüşü sonbahar, hava, kapkara, puslu
Issız geceleri
Gün batışını anlat dorukların
Anlat buruk olsun
Burun direğimi sızlatsın hüzün
Hayalini kurdukların
Neredeler şimdi?
Bizimle hesabın nedir bilelim.
Bahar geldi geçti çimen görmedik
Bırak artık yakamızı gülelim
Ruh hali koymadın bizde Korona!
Gezmeleri* iki ettin çok şükür
Ekin biçer deste deste
Yığın vurur pek de usta
Naz eyleyip eder hasta!
Her akşamda yâr akşamda
Dama çıkar dar akşamda
Tandıra keşkek vurdum
Kapı önünde durdum
Her gelenden gidenden
Halin nicedir? Sordum
Bazlamanın irisi
Haset kibir dolmuş için
Buna sebep nedir? Niçin?
Bir öfke ki için için…
Musibetten al dersini!
Doğru otur, güzel söyle
Gözümde tütensin içimde keder
Bu bekleyiş bana ölümden beter
Yeter ettiklerin; be zalim yeter
Bakışına hasret kaldım nerdesin?
Sefil akşamlarım günbegün arttı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!