İzzet Bilici Şiirleri - Şair İzzet Bilici

İzzet Bilici

Ciğerleri kararıncaya dek özlüyordu kadın
Susuyordu kadın
Ayak izinde kan,
Sürülmemiş yüzünün toprağında kıtlık,
Elleri talan
Gözleri viran.

Devamını Oku
İzzet Bilici

İyi tanırım kirli bir yalnızlığı
Ve geviş getiren bir akrep yelkovanı
Sensiz çoğalan bir zamanı da iyi tanırım
Ama bu kulak kanatan yastığım başka
Yetişemiyorum ben sana
Güneşin eteğinden tutamadığımdan

Devamını Oku
İzzet Bilici

Bütün avlularım nuh nebiden kalma
Önce iğneyi kaybettim sonra samanlığı yaktım ben.
Bir çocuk beni arıyor
İçimde mi
Dışımda mı
Önümde mi

Devamını Oku
İzzet Bilici

Yüreğimdeki göçebelere yol gösteren sen misin?
Kınından çekilmiş gümüş bir hançer ışıltısı,
Boyle kaybolan tarafıma aniden dönüp bakan gözlerin,
Böyle uykusunda bir yanardağı korkunç uyandırabilecek güzelliğin,
Bir facianın eşiği misin yoksa?

Devamını Oku
İzzet Bilici

Bir ağacın yanındaydım hep
Görmedin
İhtiyaçlıydım
Kendi ellerimi öptüm soğukta, ayazda
Karanlıkta ha! Yalnızdım...

Devamını Oku
İzzet Bilici

Gözbebeklerine tutunmuş kelebekler
İrisini çalmış kanatlarına
Kızmıyorum ama bu kadar kahverengi neyine birkaç güvenin
Sensiz dururken uzakta
Rengi gitmiş düşlerin
Benzi solmuş sahibinin

Devamını Oku
İzzet Bilici

Ava sor çı zu derbaz bu ber van çava
Sal neçun
Zilan perıti lı ser lêva
Sal nebun
Ew brinê germ xwe davêjın van çêma
Bınêre bâ tê

Devamını Oku
İzzet Bilici

Günün en üşüyen vaktinde güneşi çağırmak aynı yerde
Aynı basamakta susmak defalarca
Seni seni seni seni seni binlerce seni düşünmek
Kelebekler yok oluyor
Sesler unuttuğum yerde kalmış
Özlemedim mi sanıyorsun?

Devamını Oku
İzzet Bilici

Kapılar suratımıza kapandığından beridir ağzımızda yorulan sesimizi uçurumlara taşıyoruz gün boyu
Ağacı ağaçla
Kayayı kayayla
Kendimizi kendimizle dövüştürerek mağlûp olana acıyarak sarılıyoruz

Kapılar suratımıza kapandığından beridir mantıklı ıslanmıyoruz

Devamını Oku
İzzet Bilici

Varla yok arasında bir yerdir şimdi yaşam ve öfke ile sevinç en hassas terazinin kefelerinde eşit basmaktadır. Sevgiler kötürüm, kavuşmalar bir cambaz ipinde acemice, çocukluk ise dikenli bir patikada son sürat yalın ayaktır.
Bu normale gidiştir elbet. Antartikada aktif bir volkan gibi, mevsimler gibi, yeryüzü, yedi kıta, yedi milyar, yetmişyedi sülale gibi,
En canlılık belirtisiyle göz kırpıp nefes alıp veren ilk insan Adem gibi artık normaldir herbiri.

Devamını Oku