Şiirde hiç kimseyi, Usta kabul etmeyen!
Şiir gibi şiire, kendi gücü yetmeyen!
Ne insanlar gördüm ben, yerinde sayıp duran.
Gölgeleri uzayıp, kendisi hiç gitmeyen! ...
Güya ' usta sadece, inşaatta olurmuş
Ey ahde vefadan bihaber vicdanı nasır tutmuş nazlı yar!
Hani ilk defa buluştuğumuz dut ağacının altında
Gözümün içine utangaç bir eda ile bakarak!
Bir söz vermiştin o gece bana hatırlıyor musun?
Elleri elime değen ilk bahtiyar erkeksin,
Ya senin helalinim ben ya şu toprağın
BIRAKALIM BÖLSÜNLER! ...
Kinaye miiiii Sitem mi? Ne derseniz deyin bunun adına…..
Kaç ocak söndü yine, söndüren yaşıyorsa.
Havlayan kuduz itler, haddini aşıyorsa.
Gel sevgilim seninle,
Bir oyun oynayalım.
Aşk adlı tencerede,
Birlikte kaynayalım.
****************
Ben ateşim sen buzsun,
Ey şu anda,
Cansız resmime bakıp,
Gözyaşı dökenler.
Ağlamanız bana bir fayda etmez.
Bana ulaşmak için,
Önünde diz çöktüğünüz,
Ey, ben arşa uçarken, dünyada sağ kalanlar! ...
Ey, adımı duyunca, bana dua salanlar! ...
Siz üstünde dururken, altındayım ben yerin.
Dinleyin biraz beni, sesime kulak verin.
Paslı demir girmeyince ateşe
Onu saran paslarından arınmaz.
Hele bir de çekiç yerse peş peşe.
Artık onda ne küf ne pas barınmaz.
Söz içinden manasını süzmeye.
Nedense insanlar hep, bir şeylerden yakınırlar.
Pembe gözlük dururken, siyahını takınırlar.
Perde iner zamanla, apaydınlık ufuklara.
Güzeli farkedemez, boş gözlerle bakınırlar...
Oruçlar açılınca
Yenilip içilince
Kalpleri huzur sarar
Onca dert varken başta, hangine kayırmalı?
Kaçını sıralayıp, hangini duyurmalı?
Bir öğün dahi olsa, yeter de artar bile.
Karınlar şöyle dursun, RUHLARI doyurmalı! ...
onuncuköylü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!