akşam olunca başlar
asıl sızı
o hengame, o koşuşturmaca
bitince başlar
ne tenefüs zili
Tükenmek hiçe saymaktı hayatı
Boş vermekti, oluruna bırakmaktı
Üzerini örtmekti tükenmek
Küllenmiş bir aşkın
Üşüyen yanlarına su serpmekti
aynı yöne gidiyorduk
aynı umuda
yaşanmış bir gün aklımızda
bir umuda gidiyorduk ikimiz de
gözlerimde günden kalma bir kahverengi ışık
ellerimde elinin dokunuşu
Sen canımın içisin
Bilirim hissedersin
Saçıma yel değse.
Yüreğinin her vuruşunda
Aşka kanat çırpar
En güzel kuşlar.
Kırıkkale sokaklarında bir adam
Yanmayan sigarası, elinde asasıyla
O benim amcam
Kimse onun kadar iyi bilmez
Yorgun Kırıkkale akşamlarını
Kimse onun kadar erken açmamıştır gözlerini
Bir göl kenarı değil beni böyle yıkan
Başının gökyüzüne yakın olması da değil
Gözlerinin rengi de değil tutulduğum
Kaybetmek, eğer kaybetmekse seni
Şu an yaşadığım
Ben neresinde durmalıyım hayatın
Bilmiyorum, belki seneler sonra ama mutlaka birgün bir yerde bulurum seni...
Nasıl ki seni çok seviyorsam, nasıl ki aşkın tam kalbimin üstüne kazılıysa, inan bir gün bulurum seni...
Sana ne bir demet gül, ne de sevdiğin çiçekler getiririm.
Sana yüreğimde büyüttüğüm ve karanlık gecelerde isminle ortalığı aydınlattığım, yalnızların şiirlerinden, hasretinden kederinen, sonbaharda eylülden ve tüm kuşları havalandıran yüreğinden, bakışımla gelirim.
Sizin hiç hayatınız
Bir anda anlam kazandı mı?
Nefes alıp vermekten öteye geçtimi hiç?
Bir dost sesi duyunca, yada bir mesaj alınca,
Kalbiminiz çarptı mı hiç?
Ne değişti hayatımda
Diye dönüp baktım arkama
Bir kaç beyaz şaç, iki önemli kadın
İşte bu benim yeni yaşım
oysa aynı kalbi taşıyorum yine,
yine seni yazdım
yarım kalmış bir acının
ardından tütün gibi
tüm hüzünler gözlerimde bitiverdi,
daha tamamlamadan seni,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!