En acı ayrılıklardır nasihatlerle bitenler.
Ve
Iki dünyada da, iki ömür boyunca hatırlanırlar.
Kendine iyi bak
Biliyorum üşüyorsun şimdi,
Belki de ayakların çıplak, açsın.
Belki orada bir ailenin umut bağladığı bir gençsin, okuyorsun.
Belki askersin, yoksa polis mi?
Belki geleceğe kendin gibi fidanlar yetiştirmek için okutuyorsun, öğretmensin.
Yalnız mısın hâlâ?
Gel!
Sokul kolumun altına.
Iyi sar bedenimi sana, açıkta kalmasın ayakların.
Biliyor musun?
Şimdiye kadar,
Dertleşmedim hiçbir yeni kadınla.
Anlatmadım seni, göstermedim yaramı.
Kime sorsan bilir nedenini.
Açıp göstersen yeni bir kadına, eski yardan kalan yarayı;
Anlattığın kadar işler yarana o yeni kadın.
Sen de, başka yaraya merhem olurken kaçmadın mı yaramdan içeri?
Başka kimse dokunmasın,
Hissetmesin diye kokunu,
Saçların düşmesin başkasının yüzüne diye;
Cinayet süsü verdim kendime.
Bir katilsin artık.
Kaderi yazılıymış önceden her insanın,
Ve yakından bakılınca görünürdü,
alından gözlerin derinliklerine yansıyan göç hazırlığı.
Bu yüzden mi öpüşünce kapatılır gözler bilinmez ama,
Öpmedikten,
Yazdığım her şeyi tırnak içinde yazıyorum artık.
Çünkü; her yazdığım duygularımdan alıntıdır.
Ismail Kılınçaslan
†Ben de cevap deÄŸildir hiç bir güzel söze.
Ve belki de sırf bu yüzden, yalnız kalacaksın sen de.
Bir valize sığmayacak kadar yaşanmışlıklarımız vardı.
Bir ayrılıkta beraberinde götüremeyecek kadar, çok.
Şimdi,
Beşik ettiğin kapının eşiğinde uyurum,
Ne kadar gitsen de, ayak seslerini yine duyarım.
Son duraÄŸa kaç dudak kaldı bilmem ama,
Müsait bir yerde vur!
Ölecek var...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!