İsmail Hakkı Naganlu Şiirleri - Şair İsm ...

İsmail Hakkı Naganlu

Lale Hanım alışıktı Gül bey'in rengine.
Gül Bey'se Lale hanımınkine
İkisi de hayrandı yavru Menekşeye
Muhteşem Menekşem'se!
Her tomurcuğunu ayrı seyrederdi.
Ayrı seyrederdi pembesini morunu

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Dalma gözleri damla su perisi
Dünya hanesi yatağım minderim
Vakit geldi mi hikaye gerisi
Acı çorbamı içer de giderim

Çekip perdeyi açar pencereyi

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Ayna ayna söyle bana !
Benden bahtsız biri var mı bu dünya da ?
-İçim kara, dışım boya benim
-Bir çerçeve içine sıkışmış bedenim

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Belki bir gün

İnsanın olmadığı bir gündür hayalin
O gün çokta mümkün
Gelirse o gün
Kendi kaynattığın suda yıkanıp

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Mistik ışık saçan rüyaydın ayda
Ilık bir tona dönüşürdü renkler
Sen konuşmaya başladığında susardı ses
Resimler açıp kapısını girdiğinde ışıltılı
Alaca renkler süs, ılırdı mevsim.

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Henüz girmiştim ya altı, ya yedi yaşına
Üzerimize ateşler yağdı,
Ilık bahar yağmurları yerine.

Çekip molozların arasından çıkardı
Kan yapıştı annemin titreyen ellerine

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Çalışırdı gündüz gece hababam
Varı yoğu bizdik koca dünyada
Elbet bitecekti şu yorucu vardiye
Erken öldü, erken unutsunlar diye

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Birimiz daha az severek
Mağlubu değildik bizim
Kalmalıydı bir yanımız
Öylesine yaşamak için
Bitti , ayrılmamış biçimde
Bitti , eller ayrı bilse de

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Nereye koyarsan koy
Ufakdır bizim köy
Kervan geçmez yol ağzında
Paslanmış saç, bir hanelik tabela
Gündüzler geçinmek zor
Akşamlar başabela

Devamını Oku
İsmail Hakkı Naganlu

Geldik gelmek çokta aman aman değildi ama
İçi boş çıkmış bir fındık gibidir dünya
Kırılmış dişine mi yanarsın ?
Yoksa zamansız gidişine mi ?
Kuru kabuk için midir onca çaba, onca emek ?
Nasıl da ağırdır şu son tema

Devamını Oku