Isırmaz dedikçe yılan büyüdü
Başını ezmenin zamanı geldi
Düşmanlar kolkola yalan büyüdü
Elekte süzmenin zamanı geldi
Ağzını doldurdu üfürdü geçti
Bağrıma dokunan esen yel sandım
Bir anlık kızgınlık küfürdü seçti
Bıçağı bilenmiş kesen dil sandım
Çok burun kapattı kokmuş yeleği
ZEKAT
Biri boş biri dolu terazinin kefesi
İçerisi kof olan hangi köyün efesi
Boş olanı doldurun kefeler eşitlensin
Rahatla uyuklasın verince son nefesi
Zeynep
Bahçemde yeşerdi, kokusu güzel
Hanemizde gonca, gülsün Zeynebim
Dünyadan değerli, kelamım özel
Gönlüme nakşeden, dilsin Zeynebim
Ağam dur ben de gelem
Geceden uykusuzum, göz yaşlarım süzülür
Gittiğin yer çok uzak, ağam dur ben de gelem
Namertler yatağıdır, tehlikeler sezilir
Her yeri dolu tuzak, ağam dur ben de gelem
AMCAMIN OĞLU
İsmini koyalım, ne diye olsun
Şiir mi yazayım, amcamın oğlu
Bu benden sizlere, hediye olsun
İnceden süzeyim, amcamın oğlu
Benim vefakar anam, şehitlerin ardından
Ağla dedin ağladım, yaş istedin göz verdim
İmanlı göğsün siper, düşmeyesin gardından
Bir karış toprağına, beş istedin yüz verdim
Adalet vermek için, ruh üflendi bu cana
Dalmışken uzaklara, gerçek, hayel arası
Gözleri mi tavana, çakı verdim dün gece
Kapanmışken açıldı, yüreğimin yarası
Damardan ince ince, akı verdim dün gece
Dünyanın devranında, ilmek olan yönlerin
Çok medeniyetler suyundan içti
Abdestle çaldığın yüzümsün Aras
Nice Türk yiğidi üstünden geçti
Atının bastığı düzümsün Aras
Notalar duraksız ince telimde
Azizem
Gözümün içine, güneş doğunca
Başını kaldır da, gör be azizem
Yiğit analardan, bir eş doğunca
Bir ömür olurum, yar be azizem
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!