Bir atlı gelirken Altaylardan
Bin atlı vardı peşinde,
Her biri kükreyen bir aslan
Bin çarpan yürek içinde.
Vatan edinmekteler bu yurdu
Can denilen belki sade tendedir.
Bütün hikmet özümdeki bendedir.
Tüm bedenim sevgin ile doludur.
Bilinmeyen kavuşmanın yoludur.
Sevgiden ötedir bu anlatılan
Sevmeyi öğrensek
Yarini beklemesek
Hiç gecikmeden
Sevdiğimizi söylesek
Kavuşmak güzelde
Aşk sürmez
Gün batımı aştım son dağımı
Sevda kurarken ipekten ağını
Dilerim Tanrı dan yitirmem
Gençlikten kalan son çağımı
Bu ağlamam belki ilk değil
Son da olmayacak aslında
Yarılanmış yüreğim yaralardan
Kan rengi neden böyle kırmızı,
Bir bedende tutsak
Gün ışığından mı utanıyor?
Neden medet umar ki karalardan
Damar da durmaz derler, akacak kan
Satamadığım son simitler
Eve götürmeyi de canım istemiyor
Daha dünden kalanları yemedi çocuklar
Tavuklara da kıran girdi yine yitti ümitler.
Oğlum, baba be diyor; satsana hepsini,
Bıktık artık bu bayat simitlerden
Önce yardım dediler
Tereyağ bile verdiler
Bir yağ tenekesi ile tanıdık
Yağcıların desteği ile kandırıldık
Ortağız dediler ortaya aldılar
Dünyanın dört bir yanını sardılar
Pembeydi satılan bütün renkler
Yada mavi, kırması yeşil,
Sarı da olabilir, kırmızı da
Oysa gerçeğin kendisi siyahtı
Yada kara, kapkara
Hiçbir ışığı yansıtmayan
Ben yılları yıllar beni bitirir
Sözler gider anlamını yitirir
Acılara türkü yazdım haz gibi
Bestesi yok kulpu kırık saz gibi
Sevda ile mutlu olan var mıdır
Ağlıyor gök kubbe
Benim gibi aşık mı ne
Her aşkın sonu
Delinir mi?
Biz eledik unumuzu
Bir bak dibi görünür mü?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!