Umutsuz ve tüm cesaretini yitirmiş bi haldeyim....
Acı içinde kıvranıyor
ışıktan ve insandan kaçıyorum...
Karanlığı seviyo,konuşmak istemiyorum...
Uykusuz,dalgın,korkulu,öfkeliyim...
Topluma uyum sağlayamıyorum...
karasaplı mızrağını yüreğime saplayan Azrail;
can çekişen duygularımın acı dolu feryadından aldığı hazda nemfomanyak bir fahişe edası vardı sevgilim.
YUSUF CEYLAN
Yalnızlığa terkedilmiş bir tren istasyonunda rayların üzerinde intiharı planlayan bir hiçim...
İMREN ÇELİK
hüzünlerimi,
sahte kahkahalara sakladığım anlarda,
gözlerime yansıyan karanlıktı kasvetli ihanetin..
oksijene karışan soğuk matemi,
derin bir nefesle ciğerlerime çekişimi
seyre dalan insanlar,
Çaresiz ruhumun handikabındayım;
yenik düştüğümde içiçeyim kasırgalarla..
Ölüm sessizliği bütün hücrelerime şırıngalandı sanki gözü dönmüş menepozlu hemşireler tarafından..
Ah yalnızlık yapma;
Başım ağrıyor bugün olmaz!
Kudurmuş yine kaçış yok bilirim,
tozu dumana katan esrarlı bakışlarıyla sokulur koynuma,
soğuk diliyle hem suçsuz hem güçsüz yarınlarıma akıtır;
bedenimdeki yüreğimin tabutundan,
paslı bir çivi gibi sökülüyor,
yosun tutmuş hüzünlerim..
umudunu yitirmiş yapraklar gibi,
sonbaharda dökülüyor düşlerim..
sol yanıma inceden bir sızı yayılıyor,
İlkbaharın kırbaç rüzgarı vuruyor göğsüme,
geçmişim yine çekiliyor sineme...
Yorulmuş bir kalemin,
tırnak aralarına düşüyor hüzün ve
yollara düşüyor engel tanımaz gidişler....
Öfkelerle yıkadığım umutlarım,
başlayamadan bitirdiğim cümlelerim,
başıboş gerçeklere saldı kendini sevgilim...
fortmantoya astığım örselenmiş düşlerimde buruk bir gülümseme!
siten yerleşen gözlerimde,
yerli yersiz tuzlu damlalar var sevgilim..
rüzgarın rotasına kapılmış,
Kurgulanmış sabahların,
z/amansız gecelerinden kuşkuluyum!
Avuç avuç ateşe düşüyor anlamın,
mısralarımın koynunda..
Kanayan yaralarımı teğet geçiyor,
kütlesi ağır kabuklar..
selam, sizi** Leylaklar ve Güller altında** Sevda Şiir grubumuza davet ediyorum