Saymadım bu kaçıncı gölgesi düşen, güneşin uykusu
Yüreğin çıkmaz sokaklarında mahsur
Sağır, dilsiz bir aşkın gizli korkusu!
Düşüme sesin düştü, hıçkırık misafir oldu
Azat etmedin hücrelerinden
Sinmedi saçlarıma, başka bir aşk kokusu!
hayatta bozuk para gibi harcanan sözler
bizde kalmadı...
suskunun dimağından akan,
aşk ile ruhu coşturan bal tadında sözler,
dudakta yamalı bir fista gibi bakındı!
Bir sigara gibi dudaklarında içersen beni
Zehir olur, yavaş yavaş öldürürüm seni!
19/08/2011-00:40
Sarhoş anların devleştiği bir anda yazmak, güçsüz bırakır ayıltırken seni…cam kırıklarının içine değdiğini bilmezsin baygınsın, yorgunsun hafifliğe açsın o vakit…yüreğinin bütün perdelerini kaldırmak zordur, zordur insanın insana ayna olması, sulietler karışır birbirine modellemeye başlarsın yalnızlığın değişmeyen karanlığını…
Aklından dünler geçer, tozlanan eşyalar dökülür birer birer, hepsinde bir izin vardır…hepsi silindi çıkar kan kırmızısı…kanamalısın acile düştün, doktor yok, pansuman yapmalısın acil ilaç dolabı kilitli…ne yapacaksın oturup biri gelsin diye bekleyecek misin…yok yok tembellik ölümündür, uyuşukluğundur hayata…dil kurşunları sargıyla iyileşmez bilirsin…bilirsin ilacının derinlerde saklı kaldığını…
Bir komşu kapısı ararsın, bir nefes ödünç almak için, kendi boğgunluğun öldürür içindeki hevesleri…bak çöpçüler yine geçti veremedin mutfakta birikti çöplerin yakında koku yayılacak, sinekler doluşacak içeri…arkadaş mı olacaksın onlarla…ama onlarda vadesinde biterler…sen sensizliğin operasını dinlersin kimsesizler sokağında…
Bir nefes hayat sandım
Yandı dilim damağım…
Meğer bir nefes ateşmiş
Benim sevda sandığım…
İçerde uzun kış var,
Hayata dönen bir nefes
Dersini almış geliyor
Uyanışların güneşi
İstersen iç odalara giriyor
04/09/2009-02:00
sana yağmurlar hazırladım
yanına şemsiyeni al da gel
sana küreksiz kayık yaptım
küreklerini de al da gel...
ıslanmak istersen boş ver
Kendime yalan söyleyemem
Canım çok acıyor
Sensizlik
Tepe takla etti beni!
Dengem yerine gelir mi
Gelir tabi!
evimden taşınmış kokun
ben şimdi nereye gideyim
silinmiş kapıdaki ismin
ben kendimi kimde göstereyim…
11/07/2006-00:30
Ayrılmayan kim var sevdiğinden, yanmayan gönül kaldı mı aleminden…sebepsiz sevip ve sevilip ı geceyle baş başa kalmadık mı…oy oy deyip kırmadık mı şişeleri sokaklarda, aykırı gülüşlere nispet ağlamadık mı saklı dünyamızda. Dünle devam etmiyor hayat, yarına dönmeden de bilmiyor insan…gele gele hep bu güne geliyoruz canlar. Ne önceki ne sonraki bulunduğumuz an oluyor yaşama seslenişimiz…
Uzaktan daha güzelsin yakınıma gelme ey yar, gelişin çığlıkları taşıyor odama, dokunuşun fırtınalar kopartıyor dilsiz uykularda…seni uzaktan sevmek en güzeli ey yarrr dediğimiz kaç sevda kaldı yaşantımızda…günü birlik deyip veya anlık gülüşler deyip kaç masa devrildi iç odalarımızda…tesellisiz kaldım yine gönül bu abdala bir çare deyişlerimizde yok muydu anlarımızda!
Vardı da saklı düşlere mi sığmadı dersiniz, yalanımız üstümüzdeki elbise olmasın gözler yalan söylemez diyenlerdeysek büyüteç alıp göz bebeklerimizde ne yazıyor diye bakmamız gerek. Dil yalınken gözlerde gerçeği arıyorsak bu demek oluyor ki, kanımca biz hala bakmayı bilememişiz. Toplumun kırık gözlüklerinde kendimizi yok oluşun içinde korkularla süslemişiz. Oysa sevgi şımarığı olmayı her birimiz hak ediyoruz. Bırakalım sevsin diye beklemeyi sevelim de güzelleştirelim gülüşlerimizdeki küskün çiçekleri…
İlginç bir kalem, dili acıtatlı, mert söylemleri var, şiiri yazar gibi değilde yaşar gibi sanki, Amatör ruh halleri gördüm kendimce, zekası öteleyici sanki, hesap kitap yapmadan laf etmek zor bence, bu yüzden okuyucuları fazla söz edemiyorlar kendisine. Yerini dolduruyor, kesinlikle iyi şair olur. ...