Benim oyuncaklarım pembe,
Peki, seninkiler neden mavi?
Benim oyunlarım mı, evcilik,
Senin oyunun neden bencillik?
Senin sadece dizlerin kanar,
Koklasam güzel gülleri
Hatıralarım canlanır
Batar dikenleri ellerime
Benim kalbim çok acır.
Söz verdim Rabbime,
Ah o gözlerin
Bir bakışına
Bir ömür verilir
Kapattığında,
Özlenir de,
Vatan sevgisi olanlar,
Düşmüşse yerlere,
Kaldırırlar Bayraklarını.
Öperler, Allah için,
Alınlarına koyarlar,
Bilirler derin anlamını.
Dikende güller biter,
Bülbül gül der öter.
Diken mi güzel?
Gülde diken mi?
Bülbüle gül mü güzel?
Bizi güzel yaratan,
Benim yemeğim önüme gelir,
Senin yemeğin elinden kaçar.
Ben çok mutlu bir ev kedisiyim,
Sense, mahallenin pis kedisi.
Ben kucaklardan hiç inmem,
Tespih tanelerinden sevgiye yol yapardı Ninem
Her Allah deyişinde huzur bulurdu kadife yüreği
Rabbini anan dili şekerden ve dahi baldan tatlı idi
Allah için, hiç üzmedi çocuklarını ve torunlarını
Ölene değin bırakmadı elinden tespih tanelerini.
İnsan bekliyor ölümünü
Demek ki, ölümü çok değerli!
Acaba düşünmüyor mu
Yaşayışı bu ölüme değer mi?
Dert diyorlar, dostlar çektiklerime
Ben her dertte, hep Aşkı gördüm.
Tarifsiz bir şekle bürünmüştü...
Şükretti dilim, ölmeden çok öldüm.
Aşk için her şeye katlandı gönlüm.
Ne sen Züleyhasın, ne de ben Yusuf!
Düşmüşüm sen diye bir derin kuyuya
Çıkarabilir misin Yusuf olarak yukarıya?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!