Hep sahteyse sözler,
Yalansa bakan gözler,
Boşa düşerse uzanan eller,
Aşk benden uzak dursun.
Aşk karşılıksız,
Yine hasret kokan bir gecenin soluğu,
Karanlığa düşen çığlılıklarımın,
Kulakları tırmalarcasına vadiden geri dönüşü,
Hayat içinden akıp gitti avuçlarımın,
Bir tek umutlarım kaldı parmaklarımın ucunda,
Dün geride kaldı, gün batımıyla,
Bırak takılma geride kalana,
Önünde taze bir gün var,
Yaşa, gönlünce doyasıya,
Bakma gidenin arkasından,
Yelken aç yeni aşklara.
Ey gönlüm sanma ki bu yalancı dünyada,
Yapayalnız kalırsan kapını çalan olur,
Gün ağarıp uyanınca gördüklerin rüyada,
Gerçek sanıp yaşadığın tatlı bir yalan olur.
Boş hayale kapılma, doğru yolu arar ol,
Bu gün efkâr günü,
Ayrılık gün dönümü,
Sen yoksun.
Sensizliğe mahkûmum.
Sen bırakıp da gittin ya,
Bülbül değilim, tünek kurayım,
Fidan değilim, sürgün salayım,
Gonca değilim, güller dereyim,
Çiçeklerde dallarda arama beni.
Ne garpta ne şarkta sol yanındayım,
Günün yorgun soluğu,
Nefes alırken bedenimde,
Senli hayallerdeyim,
Seyrederken geceyi,
Pencere önünde.
Camın buğusu gibi yalın,
Sevgi tutunmaksa bir kelebeğin kanadına,
Uçurup götürmeli gökkuşağı kırlara,
Daha el değmemiş kır çiçekleri gibi,
Saf ve temiz olmalı yüreğimizdeki sevgi.
Bakire kızların tel tel taranmış zülüf’’ü gibi
Akar ana sütü kadar pak ve temiz ırmakları,
Bir gül için Gülizar’ı talan eyleme,
Göz hakkıdır diye haram malı elleme,
Her lafa cevap diye kem söz söyleme,
Mahşer günü gelince hesabı veremezsin.
Kısa diye bilmediğin yolda yürüme,
Biliyorum gideceksin,
Gün ağarırken yıldızların gökyüzünü terk ettiği gibi,
Hasretin sürgün bir sevdanın dudak izlerinde,
Yetim kalacak.
Gözlerinden başka tutunacak yeri olmayan yüreğim,
Göçmen kuşların yorgun kanatlarına bıraktım sevdamı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!