Sendeki güzellikleri övmek bela…
Her âşık da giremez ki bu yola.
Bu yolda telef olan her kula
Bir sözüm var evvela
Güzel yolu bela…
Uyarım ola!
Bana öyle bakma yârim,
Bir bakışın söyler seni.
Zengin beyler ister imiş.
Anlamaz ki beyler seni…
Çocuk yaşta gözlerini,
Geceler…
Boğun yüreklerin yarasını,
Aydınlık sağın sabaha dek…
Her sağım boyasın,
Boyasın da ağartsın
Zifiri karanlık karasını…
Kokmuş çamaşırı saklasan ne ki?
Sağa sola kokmaz kabına kokar.
Temiz yeri varsa, bize de de ki,
Pis esvaba bir gün sinekler çokar.
Pisin deterjanı, pisine göre
Güzelsin…
Bu sebeple özelsin.
Çevrendeki gariplere insaf et de,
İnsafınla onların da, moralleri düzelsin.
Aşk sevende güzel; can bedende güzel
Bil ki çaresizlik, kaybedende güzel
Bir kat yatak ile bir kese tütün.
Alıp ne hayaller peşine düştük
Gurbete gitmesek halimiz çetin
Nerden çağrıldıysak oraya koştuk
Nerde inşaat var orda amele
Düziçi’nden Ilgazlara
Gelinir mi gelinmez mi?
Evde halden bilmezlere
Kıymetimiz bilinir mi?
Delinir mi, delinir mi?
İslâhiye’m beş vilayet arası
Antep’ten Hatay’a yol İslâhiye’m
Üzüm, incir, biber ekmek parası
Kiraz, nar, elması bal İslahiye’m
Sekiz yıl önceydi hizmete geldik,
Güzel günler beklenir hep; yarını düşleyince
Ümitsizlik başlar hemen, baharda kışlayınca
Bombaların sesi gelir, savaşlar başlayınca
Savaşlara ne gerek var, ilkbaharın martında
Çocukların hayalleri, bombaların sırtında…
“Gelin olmuş gergefi yok ne fayda,
Biz bizi yeriz de elin oğlu uzayda…”
Nazlı gelin Anadolu,
İlim yumağını almış eline,
Gergef gergef örmekte körpe beyinleri.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!