Sardım aşkını kalbimin ipek sayfalarına
Sakladım yıllardır
Ne depremler oldu göğüsümde
Hissettirmedim yıllardır
Acep nazın ondan mıdır?
Her yerine kafes konmuş, şu dünyada ;
Ak bir güvercinsin,
Göğü masmavi gönül diyarımda
Tüm esaretlerden uzak,
Saklıyorum seni orda
Bu dert,
Bir akıl sorusu değil ki çözeyim
Bir bilim yahut bir görünüş değil ki bileyim
Adı aşktır,
Sisli bir deryadır
Bilinmez bir muammadır
Oysa ölüm ne yakındır ne uzaktır
Bedenimde her geçen gün yayılır da
Ruhuma sonsuza dek ıraktır.
Toprağa ait olan toprakta kalacaktır
Bir özüm gider öteki dünyaya
O da orda seni arayacaktır.
Ayrılığa dayanan bir şehir yoksa
Ayrılık diye bir şey yoktur
Bakma sen ayrılık gibi görünen yerlerde
Şehirlerin ayakta durduğuna
Hayla ayakta duruyorsa o sehirler
İnsan insanın gönlünde kaldığı içindir
Sadece gönlümü hissedebildiğim
Karanlık gecelerde
Unutulurdu beyhude gündüzlerde
Yorulan bedenim
Buna ya ölüm ya da dinlenmek deniliyordu
Ben ayrıt edemedim
Birgün, hasretim yürüdüğün yollarda ,
Bir rüzgar gibi eserse adı huzur olur
Çaresizce ağladığın köşelerde,
Hiç koklanmamış bir gül gibi açarsa
Adı teselli olur
Kalbimin nerde olduğunu hissediyorum
Ama kendim nerdeyim bilmiyorum
Dünyada beyhude dolanıp duruyorum
Bedenim kayıp gözyaşımı bulamıyorum
Zaman boynumu büküp,
Beni çaresiz bıraktığında
Hayat ellerime kelepçe takıp
Ayaklarıma prangalar bağladığında
Gönlümün seslendiği sen olacaksın
Beklemeli insan,
Kimsenin elini tutmadan
Gözlerine bakmadan
Hayatına eşlik edecek insana,
İhanet etmeden beklemeli insan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!