Okuduğum hayatın ipiyle boğuyorum kendimi,
Okuyamadığım kitap cümlelerine davetiye gönderiyorum cenazeme....
Gösterişli vitrinlerde karşına çıkmadım diye,
Hep değerimden düşük etiketler vuruyorsun üzerime.
Unutma ki midyenin de kabuğu değil, içi yenir,
İnsanın da yüreği içindedir..
Kendine yabancılaşan adam,
Almış kendini karşısına.
Hey demiş hemşerim,
Nereye gitmektesin?
Yolunu şaşırdığında
Yürüyorum durmaksızın,
Ardıma bakmadan.
Gölgem arkamda,
İçimde tarifsiz heyecan.
Gözlerimde güneşin en parlak tonu,
Ve ruhumda buhranların sonu.
Kapanmamış yaralarla gelme bana
sağıltamam,
tuz değilim...
sığamam yüreğinin boşluklarına
dağılamam,
Çakmak çakmaktır gözler, uykuya hasret sanma.
Uykusuzluk uyuşuk bedenlere meskendir.
Kapanır mı o gözler döndükçe dünya,
Yüreğimiz deniz, bedenlerimiz gemi, bayrağımız yelkendir.
Yurdum geceye tutsak, yurdum güneşim.
Uzantılarıyla yaşadığım bir hayat
Sorgulamadan soruşturmadan….
Gel gitlere teslimken tüm koylar
Yanıp yıkılır yüreğimde ne köyler…
Karanlık senaryolar yazarım bir başıma başı yok sonu yok…..
Kabus olur üzerime çökerim kara bulutlar gibi
A yrılığa karalanmış bir kaç satır kadar çaresiz olsam da,
S avaşa hazır aslında bütün hücrelerim...
İ çimdeki meydan muharebesinde müttefikim...
V e sana karşı aslında ittifakım,
E llerine bıraktım tüm yazgımı...
üstüme kapanır duvar
örülür parmaklıklar
göremezsem güneşi
sessizce ağlar
esaretime şahit olur
bulutlar
elimde,
kül rengi bulut
toplanır gün yüzümde
bir an kararır, ağrır..
parça parça ağarır,
sağılır....
yollar üstüyüm yine,
kendimden uzaklarda
bir kıvılcım gibi koptum ateşimden.
köz oldum, göz göz oldum...
parçalandım.
öz oldum...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!