İnsan ol,
Doktor ol, mühendis ol,
Öğretmen ol, hemşire ol,
Asker ol, polis ol,
Çalışan ol, işsiz ol,
Ne olursan ol önce insan ol.
İnsan kan döker,
İnsan can yakar,
İnsan pis kokar günahlarında.
Tövbe yok af dilemez,
Nefse uyar haddin bilemez.
Hikmet olur mu bunca sözüm,
Başucunda bir taş,
Taşta bir numara.
Kalmadı artık telaş,
Nasıl geldik biz buralara?
Tır dorsesinde torbalar,
Zenginlik ve fakirlik el değiştirir gider,
Bugün takım giyen yarım kefen giyer,
Görmez misin?
Nâmından önce tabutun gider,
Mezar başında sorgucu melekler,
Bazen bir dağ çöker üstüne, istemezsin,
Gitmek istemezsin, kalmak istemezsin!
Hiç kimse âşık değildir mutsuzluğuna,
Alışır da ruhun mutlu olmak istemezsin.
Kaç seçim oldu sayamadım,
Ah ben yenilmelere doyamadım.
Bir kez olsun adamı yıkamadım,
İstifa mı ederim ulan ben!
Görevim bu benim hayat mazi,
Günah sırlı ibadet aşikâr,
Ne bu ey nefs!
Hem ikiyüzlü hem riyakâr,
Var mı tevbede gönlü,
Ölmez sanki, ne kaldı şurada ömrü?
Aşısını da olmuştu, koronadan ölmezdi,
Kazadan öldü.
İşsiz komşusu her gün mangal yakardı,
O et nedir bilmezdi.
Kalp krizi dediler vallahi kahrından öldü.
Mor renkli sevdalar,
Yeşilli yeşil.
Pembe bir şehvet,
Kırmızı bir aşk.
Kırmızı, koyu kırmızı,
Kan kırmızı.
Elden bilme nefsim düşmanlık kendine,
Ne ettinse kendine,
Kendin ettin kendine.
Ah eder mi insan kendine?
Şimdi dövün dur,
Kendi kendine.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!