Bizim şarkımız çalıyor sevgilim
İkimizden biri kaldı yanlız, oda benim
Sen şimdi hangi çorak Topraklara yağmur oldun
Ben gene gemiyi bekleyen liman gibiyim
Meze oldu rakıya aşkımız
Oturdum bugün kendimle
Dertleştik biraz dengimle
Beni yalnızlığıma dost edene
Bir gül atar giderim.
Hep ürküttü babam beni
Gizliden sevdim ben seni sevgili
Fotoğrafını cüzdanımın en derinlerine
Sevdamı ruhumun en kuytu en güzel köşesine
Kokunu alamadan sevdim seni
Ellerimi dalgalı seçlarınının arasında gezdiremeden
Gözyaşım damlasa denize
Tutmak için caballarmiydin. Bir nebze
Kaybolurken damla damla yaşım
Anladım ki bu hayat deryasında tek basimayim
Yazıyorum işte elimde kalem
Bir insan neden güzellik için sevilirki
Keskin yüz hatları, renkli gözler
Ehemmiyetsiz tonlarcası
Hem çirkin olmak avantajdır
Seviliyorum denilecek tonlarca şey varken
Neden güzellik kavramına bukadar yenilir insan
Artık eskisi kadar güzel değilim
Yeni aşklara yelken açmıyor
Hergün saçlarımı taramıyor
Güzel hayalere, sahtekar umutlara tutunmuyorum
Yeni sırtlar istemiyorum
Ey zalim, bahsetme ne kendinden ne de zalimliğinden.
Tuşa gelmeyecek omuzlarım bu şiirimde.
Adabı muaşeresi var; her başlangıcın bir sonu var.
Sen bu dünyada hüküm sür, öbür dünyada seni bekleyen bir ateş var.
Karanlıklar aydınlığa elbet çıkacak.
Belki de adam gibi yaşamaktan
Düştü bahtımıza yalnızlık.
Hatır gönül için kavgalar yapmaktan
Başımıza açtık belalar.
Lakin hiç geriye takmadık vitesi,
Barodanda istemedim avukat hakim bey
Hakkimla girdim öyle çıkarım
Sorma boşuna derdiniz neydi oğlum diye
Bırak benim derdim bana çok hakim bey
Ocagima geldi mahkeme kağıdı
Kaç can yitip gitti hiç düşümdünmü
Sarayında keyfin yerindemi
Zenginin çoçuğu ya paşa yada müdür
Garibanın evladı ise dağda şehit düştü
Ben vatana ihanet edene hain derim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!