Hidayet Doğan Osmanoğlu Şiirleri - Şair ...

Hidayet Doğan Osmanoğlu

Seni köyde gördüm,yoldan geçerken,
Öğlen sıcağında,ekin biçerken,
Eğilmiş tarlada,fidan dikerken,
Doğu’dan gelmişsin,sen küçük gelin.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Yakıyor dünyayı,zalim kafirler,
Kafirin elinde,esir milletler
Dünyada müslüman,sefalet çeker,
Yahudi kafiri,hep beraberler.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Kardeşim kul hakkı yeme,
Sonunda çıkar mutlaka,
Yanılıp sakın kınama,
Kalmaz hak mutlaka çıkar.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Kırıkkale'm şen şehir,
Senden geçer bir nehir,
Sana yetmiyor mehir,
Kırıkkale'm şen şehir.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Çok mutluydu bir zaman,Bağdat halkı şehirde,
Geçmedi uzun sene,kıtlık geldi millete,
Yerde otlar bitmiyor,bulut görülmez gökte,
Sonunda muhtaç oldu,halkı bir tek ekmeğe.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Alimler saydılar bir bir alametleri,
Kıyamete yakın olacak bütün işleri,
Halkın,milletlerin saydı ahvalini,
Bunlar olunca,bilin ki kıyamet çok yakın.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

İşçi iniyor madene,
Ecel geliyor madende,
Eşi bekliyor günlerce,
Kim verecek hesabını.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Boyun uzun akan dağda ovada,
Doğarsın Sivas’dan bir ucun burda,
Can katarsın sen susuz çorağa,
Kızılırmak ne de güzel çağlarsın.

Dereler katılır onlarca yerden,

Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Merv şehri Kadısının,vardı bir güzel kızı,
Zengin ünlü kimseler,istemek için vardı.
Vermedi Kadı onu,bakınca gelenlere,
Vardı orda Kadının,bağına bakan köle.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Çınar Ey Koca Çınar,yetiştin nerelerde,
Bu taş avluda söyle,sen konuştun kimlerle?
Padişahlar taht kurdu,belki senin gölgende,
Yiğitler güreş tuttu,birbiriyle çimende.


Devamını Oku