Sen sevmeyi beceremedin, ben kalmayı...
Tuttuğumuz dilekler hep içimizde
Nokta olarak kaldı,
Sen dilemeyi bilemedin, ben gerçekleşmeyi...
Bu şiir biraz yavşak biraz kahpe ve biraz sevap kokabilir..
Bazı şiirler,
Aldığı uyuşturucu maddeden dolayı
Gözü dönmüş bir fahişe kadar acımasız,
Gittiğin yerde ki ölü çocuklara selamlar söyle anne,
Nede olsa onların da bu hayatta yaşamışlığı vardı..
Özlüyoruz..
Üzgünüz anne vurgunuz,
Deli rüzgarların cebinde taşıdığı kırık yapraklarız,
Meydan kavgalarının öncüsü,
Siyahtı senin adın,
Üzere en cok yakışan renkti beyaz,
En samimi arkadaşındı terk etmek,
Aydınlığı sevmedin hiçbir zaman,
Karanlığa tapardın sen,
Sana hitap edilecek bir ismin,cismin yoktu,
Çok güzelsin ve seni bunun için suçluyorlar,
Daha güzel ol
Suçu üzerime at,
Çünkü üşüyorum...
Bana bir mektup yaz ve
Duydum ki, saçların yine ıslak uyumuşsun dün gece.
Bu senin yas tutma şeklin mi?
Tut beni.
Dişlerini fırçalamamışsın, öpüşeceğin kimsen kalmadı mı?
Öptüm.
Pardon, bu terk etmişliğinizi kimden aldınız?
Çok güzel gidiyorsunuz...
Pardon, arkanıza bakmamayı kimden öğrendiniz?
Hiç gibi bırakmayı çok iyi biliyorsunuz...
Türkçe bir dudağın
Soyundum.
Her sabah kalktığımda
Hafif esen ilkbahar rüzgarlarında
Taradım saçlarımı,
Öptüm Mayısı göğsünden
Hissettin mi Ağustos böceği?
Evde yalnız kaldığım zamanlar en çokta tek başınalıktan korkarım,
Duvarları dile getirir
Seni konuşuruz,
Sigara veririm loş ışıklı lambaya,
Kendine gelir,
Televizyondakiler beni seyreder
Siktir et dedim bir bira daha ver.
Param olsaydı ikinci birada sarhoş olurdum. Şuan yedinci birayı içiyorum ve hiç sarhoş değilim ve param olmadığı için çok mutluyum ve bağlaçlar olmasa bu cümleyi de kuramazdım...
Plastik bir hayatta esnek olamamak zordu. İçmek biraz daha kıvrımlı olduğu için içiyordum.Unutuyordum virajlı dostlarımı, yan çizen yoldaşlarımı, terk eden sevgililerimi, zor günde omzuma atılan yapay elleri, bir kaç saatliğine de olsa unutuyordum...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!