Ben ölümü alkol kusan 20'lik bir genç kızda gördüm.
Başka bir zaman, başka bir mekanda
İrmik helvasının pahalısından çıkan kınalı saç telinde,
Bir de, taşeron temizlik işçisinin kartını yuttuğunda ATM
Aslında ben ölümü hiç olmadık yerlerde gördüm.
insanlığın en büyük mirası
dünyanın dört yanına dağılmış
fikri hür, vicdanı hür
öylesine bağımsız,
fırtına günleri dallara tutunarak
haykırır hep bir ağızla
Karşı komşunun alt katında
Binbir esere konu olmuş
Dilimde değil, halk katında
Hem iyi hem beter olmuş
Onun da bir adı var, Roza
Sarı beyaz uydular
Yolda ışıklar aydı
Olur muydu kuytular?
Şehirler olmasaydı
Görmek istemez kişi
Dur deme, gideyim buralardan
Tutma kolumdan
Son birkaç günde olanlardan
Duygularım karman çorman
Bak, aklım yeniden firarlarda
"Dili neftî, eli kömür karası
Tutamaz sözünü iki toy arası
Zor olmadan özünde yok varası
Sizin iller geçim sürsün istemez
Sorsalar dağlar taşlar derya deniz
Huzurlu bir ev
Huzur evi midir?
Varoluşsal kaygılarla
"Ben kimim?" demek varken
Bunamaktan aynen yinelemek
"Merhum loş ambiyans severdi..." diyebilmek
Sokaklar ateş pahası
Ve cabası ateş sokakların
Çıkmak serbestse de dostum yasak
Helallik vermeyince o malum kurumlar
Alıklaşıyor gözler,
Manyetiği bozuluyor tarihsiz banka kartlarının
Biz gibilerin şu kısacık buluşması
Ezelden sözlülerin apansız kavuşması
Kaç zamanda bir olur şimdi aklımda değil
Senle bir olmuşken sırrım saklımda değil
Büyük çaresizliğiniz
Kral getirdikleriniz
Ottomanikten ayrıldı
Otto geldi, manik kaldı
Türkler varken n'etti size
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!