Birer birer çekilirler hayatından;
Birer birer.
Bir gölgendir ihaneti bilmeyen
Bir gölgen.
Gece çökene kadardır oda.
Güneşe sevdalıdır.
Cocuk isen;
Şu kaydırak biçimli çatıdan aşağı,
Kaymak ister büyük gülmeklerle.
Burası kültür sarayı.
Ciddi olmak ister gün aşırı.
Ne olur kaptan.
Batacak birazdan gemi.
Gelde kurtul bu yıkıntıdan.
Bende terketmedim o en sevgiliyi.
Bütün enkazlar arasından.
Yarım bırakmak sözleri,
Yanında bir topal bacak gibi;
Sekmek;
Ard arda gelen fırtınaları;
Bir liman gibi sahiplenmek.
Ve her işte usta olmak gerek.
Kaçıp gitmek isterim memleketten.
Memleket güz(el) gözlerimin önünde.
Gİdenleride gördük hep,ne hallere düştüler.
Gülüşlerdi ek(silen) parçalardan gülüşler.
İstemem görmek çok uzun bir zaman.
Siz bu şehri bilmezsiniz
O sizi bilir
Korkusuzca kanat çırpar martılar
Kargaların sesi burada güzeldir
Burada yaşanır hep büyük aşklar
Korkular burada tökezlenir
O alım o bakış,
Beni derinlere bırakan.
Hiç görmediğim nakış;
Çatal dilinde salınan.
Başka kadınsın sen;
Kendini nasılda sunan.
Elleridir elleri
Önce oradan başlamak lazım
Kibar ve olağandır bilekleri
Dokunursa irkilir kanın
Gözleridir gözleri
Modaya uymak için güzel bir gün
Kokular uçuşsun etrafında
Kırmızı bir rujun söyledikleri
Ağzında büyük bir kahkaha
Kara gözlük gözlerini karartmak için
Sahte bir gülümseme boş yüzünde
Kara ile beyazı ayırmak için belki bu renkteler.
İkisini birleştirmek için griye,
İki leş yiyiciyi tamamlamak gerekir.
Kara ile beyazı söylemek gibidir.
Ve ikimizde bu kuşlara benzeriz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!