Ben hep sessizce vedalaştım sevdiklerimle.
Kıyametler koparmadım, vurup dökmedim, kalp kırmadım.
Benden vazgeçenlere sakince kapıyı gösterdim. Kaybetmek istemeseydi çabalardı dedim.
Yüreğimde sessiz ve hüzünlü vedalar biriktirdim.
Umut heybeme hayal kırıklıklarını yükledim.
Bana söylediklerini tersten okumaya başladığımdan beri, sözlere değil, Ispata bakarım...
Bana göre değil öyle yanar döner işler.
Biri yanımda, biri cebimde, biri yüreğimde, biri aklımda, biri yatağımda.
Bir erkeğin kadını olmak vardır.
Bir de kadının erkeği olmak vardır.
İşte bu kadar...
Sözünden çok özü iyi insanlara ihtiyacımız var. Bugün seni dalgın gördüm, hayırdır anlat elimden geleni yaparım derler, omuzunuza hafifçe dokunup üzülme hallederiz diyerek kendi derdiymiş gibi dert edinirler, yürek yükümüzü almaya çalışırlar, şefkatleri gözlerinden okunur, gülümseyişleriyle huzur saçarlar. Moraliniz düzelsin diye türlü saçmalık, maskaralıklar yapar ve güldürürler. Yarı ağlamaklı yüzünüzde çocuksu bir neşe yaratır, bir şey istiyor musun diye sorsanız canının sağlığı, teşekkür etseniz ben ne yaptım ki hiç diyerek gülümserler, başkalarını düşünmekten kendi acılarını yoklamazlar. Başkalarının dertlerine koşmaktan kendileri için varolmazlar. Sevdikleri için canını vermeye hazır olan merhametin, sevginin ta kendisi olan insanlar. Ve hiç hayatlarımızdan eksik olmasınlar. İyiki varlar...
Kimseyi üzmeyin, incitmeyin, gönül kırmak yerine almak olsun derdiniz. Vicdan diye bişey var gece başınızı yastığa koyunca huzursuz eden. İyilik yapanlardan olun, yıkanlardan değil. Önce kendinize dürüst olun, kendinize saygılı. Evet'inizi ve hayır'ınızı yerinde kullanın. Güvenilir olmaya çalışın, tutamayacağınız sözler vermeyin. Merhametli olun, her canlı bu dünyadan konup göçer. Yaptığınız iyilikleri övünmek için değil, sevilmek için yapın. Sevgidir cana can katan, sevgidir duvarları aşan. Gönülleri hoş tuttun ki sizinde gönlünüz hoş olsun. İyi insanlara çıksın gittiğiniz yollar. Her kuş kendi sürüsüyle uçar. İyi olun ki iyiler ve iyilikler sizi bulsun...
Merak etme iyileşiyorum.
Akşamları yürüyüşe çıkıyorum mesela, sokak kedilerini besliyorum. Kahve yapıyorum kendime, arada dalgınlığım oluyor. Sağ olsunlar eş dost yalnız bırakmıyor, hal hatır soruyorlar sık sık. Hani söylenirdin ya ben olmasam kapıyı kilitleyeceğin yok diye, kilitliyorum merak etme. Hem çiçekleri de suluyorum. Ocağın altını yanık unuttum yine geçen gün, evi yakacaksın diye az mı söylenirdin, aklıma geldi buruk gülümsedim. Arada resminle konuşuyorum, senden başka kimim vardı ki söyleniyorum işte. Susuyorum uzun uzun yüreğim üşüyor...
İyi niyetli bakışlar vardır. Ne yaşarsa yaşasın kimseden acısını çıkartmayan, hayatın her zorluğuna karşı güçlü olmaya çalışan insanlar. Ne güzeldir yürekleri, huzur vericidir bakışları, öyle demlenir içiniz onu dinledikçe dolar beyniniz. Haklıdır yılların tecrübesi dedikleri bu olsa gerek, pişmiş ama kimseye taşmamıştır. Hırsını, öfkesini kimseden çıkartmamıştır. Mutsuzluğun ne demek olduğunu bildiği için çevresine bilinçli ve duyarlı yaklaşmış, dost eli, dost bakışı bu olsa gerek. Hayat hazır tepside güzellikler sunmamıştır ama o herşeye güzel bakmasını, sevgiyle yaklaşmasını bilmiştir. İnsanları çok iyi gözlemleme yeteneğine sahiptir. Kendi iç dünyasında savaşır ama yüzü süt liman öyle dingin, öyle sakin dinlenmek istersiniz. Saatlerce konuşayım dinlesin dersiniz, öyle güven verici, öyle deniz limanı gibi. Sizin hayata karşı gelgitlerinizde cevap ondadır. Gerçekten dinler, duyar, anlar; yol gösterir, fikir sunar. Müdahale etmez, siz istediğiniz sürece vardır hayatınızda. Her şeye burnunu sokmaz, karışmaz, uzaklarda olsa bile hazır ve nazır bir yürektir o. Kendi halinde olmayı sever, yalnızlığı seçer. Çirkinlik, çirkeflik ve samimiyetsizlikler diz boyudur, bilir. Onun dünyasında iyi olmayan, sevgiyle doğmayan hiç bir şey barınmaz. O temiz kalmak ister kendi öz benliğini korumak için. "Cahilliğin bir ruh bilinçsizliğinden kaynaklandığını bilir. Kendi kafası kendi yüreğiyle sorgulamayı bilmeli insan. Öyle sığ yaşanmaz. Kendi çerçevesi, kendi penceresi, kendi bakış açısı olmalı insanın. Herkes bir robot halinde aynı giyinip, aynı düşünüp, aynı yaşamamalı. Renkler olmalı hayatımızda ama renkler barışık ve uyumlu olmalı diye düşünür her zaman"...Maneviyatın ne kadar önemli olduğunun bilincine varmış, hoşgörüsü ve öngörüsü yüksek. Gönül sofrasını herkese açan insanlardır onlar...
"İyi insanlar kaybeder" diyorlar ya aslında bana göre kaybederken kazanırlar. Olgunluğu kazanırlar, tecrübeyi kazanırlar, gülümseyip geçmeyi kazanırlar, iç huzurlarını kimse bozamaz. Çünkü vicdanlarıyla hareket ettikleri için içleri rahattır. "Yaradan bilsin" derler, nankörlük karşısında. Ben insanlığımı ve doğru olanı yaptım der, geçerler. Her yaptıkları iyilikten karşılık beklemezler, yüzüne de vurmazlar insanın zaten, gülümseyip geçerler...
"Kötü insanlar kazanır" derler ya bana göre kazanırken kaybederler. İnsanlığını kaybederler, vicdanını özellikle de yalan dolan üçkağıtçılık kurnazlık varsa iyi insanların saf yüreklerini kaybederler. Düşseler ellerinden tutacak insanları kaybederler. Hırsları, öfkeleri, maddi çıkar için herşeyi yapabilme istekleri yüzünden iç huzurlarını kaybederler. Yüzleri asıktır, içten içe kendilerini tüketirler. Maddiyat maneviyatın önüne geçmişse, varlık içinde gönül zenginliğinin ne derece önemli olduğunu bilmezler...
Gülten Alp
Her gün biraz daha ölüyorum susarak.
Biraz daha azalıyorum, tükeniyorum ve anneme iyiyim diyorum üzülmesin diye...
Kadim dostum yalnızlık hoşgeldin...
Yine hayal kırıklığına uğradım, çocukça bir hevesle insanların arasına karışıp güvenmek istedim, sonuç yine aynı hiç değişmiyor. Kaldık mı başbaşa, kadim dostum yalnızlık hoşgeldin
Kadın gözlerinde nice keder gizler.
Kadın sabırdan susuşlarıyla ne kaleler inşa eder.
Vefada,cefada dik duruş sergiler.
Gün gelir aynaya bakmayı unutur, yüzünde kahırlardan çizgiler
Yinede inatla toparlar kendini yeniden ayağa kalkar, acıyı,çileyi, yorgun yüreğinde harmanlar ve hayat meydanında ben daha ölmedim der gibi gülümseyerek dansına başlar...
Tebrik ederim
“Yere” mim olmadan “yâre” lam olmaz.
Görmemişken bile, yüreğim kaldıramaz.
Cemalini göreyim, cennetten de geçerim
O Kevser şarabını, gece gündüz içerim.