Gül Hazanında Şövalyenin Kaktüsü
Bitmez, dolu gibi…
Denizim, der bir taraftan.
Ben Denizim.
Bitmez hüznü, hüznüm.
Bitmez vedası, bitmez elveda ‘m.
HAVLAR KÖPEK
Deniz kum rüzgar…
Ne çabuk siler
Olanı...
Ölüm
Korkulmaz ölümden
Havuzdayım suyun yüzeyinde bir arı.
Ağzıma girecek...
Ellerimle iteliyorum
Kenarına kadar havuzun...
Çıkartıyorum sudan
Mazgala itiyorum
KARLA GELEN IŞIK
Kuyunun dibinde çığlıklar atan insanlar
Ellerini kaldırmış yakarıyorlar
Kar yağıyor üzerlerine
Etrafını çevreleyen kuyunun kayalarından
Kanlar sızar
KARPUZ
Düştüğünde merdivenlerden
Ne çok vardır
Kan gibi suyunu çıkartırlarken kırmızının
Boya tozundan mı akan
Çekirdekler ne çok
KİLİTLER
Anahtarlar kilitledi
Kilitliyim
Beynimde odalar
Her oda kilitli
Odalarda yılanlar
Kırmızı Gül
Kırmızı bir gül.
Hafiften gözyaşı döküyor
Kime bu gözyaşı
Biliyor.
LEŞ
Rüzgar ne enteresan esiyor değil mi?
Deprem Oluyor bir tarafta
Duvarlar çatlıyor
Diğer tarafta biri çubuğunu çıkarıyor
Diğeri yılan gibi sinsi düşünceler içinde
Martılar Görse
Esen rüzgarda sen olsan
Öpücüklerinin sesinden manolyalar açsa
Ve senin güzelliğini seken yürüyüşünü
Martılar görse
Kuğunun renginde gezinen renginle
Öpücükler sana,
Dudaklarına.
Hayal de olsa,
Boş ver aldırma.
Geçer bu günler,
Hemen ardından
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!