Aklıma ne bir an geldi
Ne bir anı,
Öylesine uzakta
Yıldızların altında,
Kıpırdamadan seyre dalar
Ertelediğim hayallerin peşine düşerim.
Deli hayallerimle avunurken
Bir heyecan ile
Galata kulesinden bakmışım,
Bir sis perdesi altında akıp giden zamana…
Uğruna amaçladığım çılgınlıkları
dudak büktüğüm gidişinde
ben sana bakamadım
baktıkça elde değil
gözümden sakındım seni,
anlamadığım
her nedense güzelim,
Kime âşık oldum bilmiyorum
Yüreğimde sımsıkı tuttuğum sevdamı
Her ne zaman düşlesem,
Mevsimler birbirine karışır
Akan sular misali durulur
Ayazında boynu bükülen
Yüksek ateşlerde kaldım
Cevap bulandan değilim,
Uzak, çok uzak ülkede
Yâr gidiyor yaban ele!
Hâlâ anlamış değilim!
Saçlarını iki yana ördüğün gece
Beklentime özen duruşunu gördükçe
Yaralı ruhuma teselli oldu gece
Seni seni tekrar kazanabilmek için.
Sahi ya tutunacak bir dalın kalmadı
belki nazdır
belki sihir
belki alışılmadık bir sızı
belki bencil bir düşüncedir
ikimizi ayıran.
Dillerde şarkılarda
Durmaksızın söylenir
Kuşaktan kuşağa bugüne değin.
Ne de güzel anıları vardır
Zaman zaman söylendikçe
Hayal meyal düşlediğim
Dudağın bir sınırında,
Merhem olur sevdiceğim
Kutsal bir çizik atsa da.
Farkına mı varamadın
Sormayınız hal hatırımı
Bugünlere hoşnut değilim...
Ben hoşnudum desem de
Geçmiş dünyadan meyilim.
http://www.Sanat1.com
AKSARAY'IN BÜYÜK ŞAİRİNE, Dünya Şairler Birliği grubundan dosthane bir çağrı:
Gökmen Yılmaz Erdem hoş geldiniz ama geç geldiniz :) gündüz yayınevi şairlerine dokundurma
Kusura bakma, senin kitaplarını zevkle okudum. Onun için sana biraz dokunacağım :) Bir okur olarak hakkım.Tabi senin ...