En taze acılarla gel bana,
Daha önce kimse yaşamamış olsun,
Ben yıkarım onları yüreğimde,
Temizlerim gözyaşlarımla,
Kaynatırım, hüzünlerle demler,
İçerim bir yudumda,
Penceremden yıldızlar sarkar,
Ve ben büyürüm usulca,
Kahverengi toprağında bakışlarının,
Bir çift kuş konar geceye,
Dişi olanın muzipçe gülüşü,
Sevda ile erkeği öpüşü konar geceye.
Ve sen çirkin bir adamın, çirkin gölgesi
Seni, yaşanmamış bir aşkın, çekilen acısı için, boş yere akan gözyaşlarına asmak isterdim
Geç gelen bir sevdanın şerefine.
Sana nefretim o kadar büyük ki anlatamam
Ama yaradılış itibariyle de senden ayrılamam
Ben olmadan olamıyorsun fakat
İki bin on dördün on üç mayısı,
Güneş kararmış, islenmiş ışığı,
Kara haber bu, hiç tez duyulmaz mı?
‘’Bir kömür ocağı çöktü’’ dediler
Hakkınızı helal edin Abiler!
Hep gel aklıma olur mu?
Şiir okurken, ders çalışırken,
Seni hissedeyim, seni ezberleyeyim.
Hep gel aklıma olur mu?
Türkü dinlerken, şarkı söylerken,
Kaç gece öptük yarını yanağından,
Kaç kere yıldızlara tutunduk,
Sunturlu bir gecenin sabahına,
Yaşamak için.
Neler yaptık aşk adına,
Yarınlara soyunduk,
Yağmur ıslatan gözyaşları,
Gece yağan gökkuşağında ıslanıyordu,
Umutlara sıvanmış gecelerde...
Et pazarında aşkçılar,
Depozitolu aşklar satıyordu...
Kiminin umudu yırtılmış,
Hüzne doğmuş gibiyim,
Avuçlarımda kara bir lekedir gece,
Neye dokunsam rengini yitiriyor,
Bu nasıl bir masalmış ki,
Hep az ve uz gidiliyor.
Yağmurdan önce gökkuşağı çıkmazmış,
Canım sıkkın,
Kağıttan, şiirden ve misralardan özür dilerim,
Yazasim yok,
Bugün gelmene gerek yok,
İyi geceler ilham perim.
''Gidiyorum'' deyipte vurma beni,
Kaldırımlar yaralanır, yol yorulur,
Anla beni, onlar da istemez ki gitmeni,
Güneş vurulur, ay batar,
Yıldızlar ışıklarını döker birer birer,
Anla işte, seviyorum be, ne olur gitme...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!