Onu Alleben deresi kenarında aylak aylak dolaşan serkeş bir delikanlı olarak görüyoruz başta. Ortaokula başlamış ama öğrenimini sürdürememiş. Nedeni de şu: Bir temizlik yoklamasında Türkçe Öğretmeni kendisine:
“Gömleğin kirli, git değiştir de gel…” deyince, bir daha okula dönememiş.
Neden? Ona temiz bir gömlek verecek annesi yokmuş da onun için…Çünkü annesi kendisi 10 yaşında iken ölmüş… Böylece Tabakhanedeki arkadaşlarına uyup başıboş yaşamı seçmiş.
Belâ nerede, o orada. Birinin haksız bir iş yaptığını görse hemen ibiğine biner, kavga eder… Tabakhane kanununu uygulamaktadır o. Kanun odur! Çevresindeki herkes korkmaktadır kendisinden.
“Aman şerri bize bulaşmasın...” diye herkes ondan uzak durmaktadır.
Ona uzak durmayan bir tek kişi vardır. Bakkal Ahmet Ağa. Ahmet ağa “Heyri”nin yaşamını öteden izlemekte, onun için üzülmektedir.
Ben Öğretmenken: 10
Tek askerli seferberlik
FEVZİ GÜNENÇ
Yıl 1961… Devrim zamanı. Milli Birlik Komitesi yurt çapında bir okuma yazma seferberliği açtı.
Okuluma gelen yazıda “köyümde de erişkinler için bir okuma yazma kursu açmam” isteniyordu.
BEN ÖĞRETMENKEN: 01
Şıllık
FEVZİ GÜNENÇ
1960'lı yılların sonlarına doğru öğretmenlik yapmıştım Gebe köyünde. Çevre köylerden okulu olan tek köydü Gebe. İnceyol'dan, Mülk'ten, Tüzel'den gelen öğrencilerim vardı.
BEN ÖĞRETMENKEN: 01
Bir acı kahvenin…
FEVZİ GÜNENÇ
“Bir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardır” derler. Doğrudur. Ben Tabur ağanın bir acı kahvesini içmiştim, kırk yıldır onun hatırına severim Taburları.
Geçtiğimiz günlerde bir elektrik işim olmuştu. Ustanın soyadı Tabur’muş. Sevinmiştim bir Tabur’la karşılaştığıma. Oysa öğrencim bile olamamış. Kendisi de, babası da... Amcaları öğrencim olmuş.
Ben Öğretmenken: 14
Kooperatif soyuldu
FEVZİ GÜNENÇ
Sınıfımın en çalışkan, en terbiyeli öğrencisiydi Mehmet. Çok zekiydi. Buna karşılık oldukça yoksullardı. Hiç bir zaman ders kitapları olamamıştı. Defterleri de… Kalemi, kalem açkısı silgisi bile olamamıştı hiç.
BEN ÖĞRETMENKEN: 08
Kamyon üstünde İstanbul yolculuğu
FEVZİ GÜNENÇ
Atanma tercihlerimi yaparken birinci sıraya İstanbul’u yazmamın nedenlerinin başında tiyatro geliyordu. Eğer İstanbul’da öğretmenlik yaparsam, bütün tiyatroları izleme olanağını bulacaktım.
BEN ÖĞRETMENKEN: 04
Muhammed’in Pandikleri
FEVZİ GÜNENÇ
Muhammed 14 yaşlarında bir erkek çocuk. Doğal olarak bluğa ermiş. Zekasının gelişmemiş olmasına karşın, erkeklik hormonları üste çıkıyor. Bunu sonucu olarak da teneffüslerde kız çocuklarının popolarına pandik atıyor.
BEN ÖĞRETMENKEN: 05
Demirbaş sıraları ne yaptın öğretmen?
FEVZİ GÜNENÇ
BEN ÖĞRETMENKEN: 06
Kendimin yarım doktoru olmuştum
FEVZİ GÜNENÇ
Eski bir dostum vardı.
Ben Öğretmenken: 16
Camiden bozma okul
FEVZİ GÜNENÇ
Atalarımın yaşadığı Sarıt köyünü beş altı yaşımdan beri bilirim. Annem Zeliha sultan her yaz götürürdü bizi oraya.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!