ŞANLIURFA/TÜRKİYE
Geçmişten bir şeyler getirmek istiyorum
Geleceğe aktarmak adına
Senin adına, sen adına
Sofralar gibi sermek, renk renk
Sonra büyür etmek, elleri hep emek olanlar adına
Tercümanım, dermanım
Tüm kalbi çözümlemelerimde
Muhabbetlerimde, elimde, dilimde
Saranım benim
Kendinden bir nefes ver
BEYAZ KAR
İnsanoğlu bazen yanlış veya doğru bulduğu bir durumu
Zamanın algısına göre değerler veriyor
Çok sonra, ben neden bunu buraya koydum
Zifiri çöl karanlıklarında
Başımda parlayan yıldızlarla bezenmiş gökyüzü
Her an karşıma çıkmaya hazır perişan seraplarım
Ve beni kendinde sayan gölgeler denizim
Beni kendine kul etme
Senin ruhunun derinliklerinde
Hala olgunlaşmamış meyvelerin var
Dünyaların hala taze iklimlerimde
Evveli ve ahiri birbirine katan meziyetlerin dil yakıyor
Kır tüm zincirlerini eziyet eziyet
Neden döne döne sende kaybolmak istiyorum
Neden iklimlerime bir defa olsun dalmadın
Mahrum bıraktın kendinde, rüyalarımı
Gözlerim hayranın iken
Sana layık olan ben değil miydim?
GİTME
Neden öldün ki
Sende bunca güzellik saklıyken
Ve bunca güzellik sende yer edinmişken
Gitmeyecektin
HEP
Sözlerin hep gibi
Gelişi güzel
Menzilinden bi haber
Yayından çıkmış bir ok gibi derbeder
Günlerden rüzgârlı mı rüzgârlı bir gündü
Toz ve dumandı her yer
Göz ne gözleri nede başka bir şeyi görmüyordu
Günlerden pazartesi
Ama neşe yok bir türlü
Yüzler az çok somurtkan
KEÇELO
Bir arifi perişan vardı
Akılı desen ne akıllı
Deli desen hiç değil
Bir pejmürdeyi bin perişan
Hepsi çok güzel şiirler