Benim hasretim, yüce dağlara,
İşte ben, o dağlara aşığım.
Bize hayat veren, bahçe bağlara,
İşte ben, ben o bağlara aşığım.
Kuzeyinde yosun, tutan taşları,
Dosta güven, düşmana korku saçarsın,
Huzurum güvenim askerim benim.
Parıldayan gözlerinle sevgi saçarsın,
Vatanımın bekçisi askerim benim.
Karadan havadan bizi koruyan,
Dayamış sırtını devlet babaya,
Elektriği suyu her şey bedava,
Yeşilkartı, fondan koymuş sofraya,
Yaşadığı hayat her şey bedava,
Taşla sopa ile her şeyi kırıp,
Çıkıp seyran ettim Büyük Pınardan,
Karşıda kuz geçe, manda görünür.
Bakmayın şimdi çıplak olduğuna,
Baharla al yeşil olsunda görün.
Kara maşat, gölcük çayırlar derken,
Bu hayatın gerçekleri! ...
Dürüst diye sarıldığın insan,
Zaman gelir, seni aldatır.
Çok namuslu dediğin,
Her şeyine güvendiğin,
Bir gün gelir, namussuz çıkar.
Çıkıp seyran ettim Urfa ilini,
Yıllar geçti neler, neler değişmiş.
Kuruyan toprağa, sular gelince,
Bünyesinde neler, neler değişmiş.
Eskiden kerpiçle olan yerleri,
Bu koşuşan insanlar,
Bu hayat nereye?
Kimi feleğin ağında,
Bu akıbet nereye?
Kiminin derdi başka,
Yozgatlıdan çok Yozgatlı olan
Gururumuz bizim Necati Şentürk
Gece gündüz demez bizi tanıtan,
Medarı İftarımız Necati Şentürk.
Siz öğrettiniz bize, durmamayı,
Oktaycığım, sen askere gideli,
Çocuklar özledi, çabuk gelsene.
Sinan’ın tayini, çıkıp gidince,
Her şey keşme keş çabuk gelsene
Özledik sesini, fidan boyunu,
Dünyaya geldiğin gün,
Dünyalar benim oldu.
Baban, deden, ninen
Bana sarıldı,
Soyağacım geldi dedi.
Sevildin, serpildin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!