Aslında hepimiz bir göçebeyiz
Nihayet ölüme mutlak gebeyiz
Mesele, elimiz neyle dolacak?
Sonraki nesile neler kalacak?
Kime, ne faydamız, zararımız var?
Hayatın içinde tüm duyguları
Tadanlardır, esasında yaşayan
Kâh kurdeleleri, kâh sargıları
Tutanlardır, esasında yaşayan
Sıkıntısız, dertsiz ömür mü geçer?
Pardon eskici bey bakar mısınız?
Benim de eskimiş anılarım var
Acaba yukarı çıkar mısınız?
Önemi kalmadı boğazım sıkar
Zahmet olmaz ise alın götürün
Üç günlük dünyanın ikinci günü
Beş kuruş paraya satıldık eyvah
Unutmaya mecbur ettiler dünü
Sorgusuz zindana atıldık eyvah
Neyin bedelidir söylemediler
Hüsran görüyorum, sana bakınca
Fırtına çıkıyor, umut ekince
Çehreler asılmış, hayaller bayat
Yine de eyvallah, eyvallah hayat
Namümkün garibin bir an gülmesi
Anlamıyorsun sevgili, anlamıyorsun beni
Bilmiyorsun bendeki bu sevgini
Kavrayamıyorsun içimdeki derin muhabbetini
Sen Leyla’sın, ben de Mecnun’um sanki
İnan ki senin düşündüğünden çok farklı bu durum
Filistin deyince aklıma,
Mücadele örneği değil,
Mücadelenin kendisi geliyor.
Kahramanlık destanı değil,
Kahramanlık kavramının tam karşılığı geliyor.
Hayattan beklentim yok sanıyorlar
İçimdeki ümit dağları aşar
Suratım asıkmış, aldanıyorlar
Yüreğimi gören gözünü kısar
Çaresiz birine tanık olup da
Ölçüsü matematik, tartısı mantık idi
Denkleme uyması şart, gerisi atık idi
Çevresinde kim varsa onla mutabık idi
Hiç beklenmedik anda geri gelmişti kargo
Ve sonuç fiyasko
Naiflikten geçermiş gaddarlığa giden yol
Meğer gülümseyerek kazılırmış kuyular
Nefsi için “gül açar” görünürmüş kuru dal
Necisten de gelirmiş demek güzel kokular
Görünen gibi olmak, geçer akçe değilmiş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!