Çekilirken düşüncelerim
Zihnimin en ücra köşesine
Alışıyorum yokluğun soğuk kollarına
Karantinaya verdim sevgimi
Ölümle eşleşsin diye
Anlamsız bir muamma
Çıkışsız bir sokak
Sokakta bir bank
Bankta bir kutu
Kutuda sıkışmış bir yürek
Yürekte bir iz
Gülün adı hasret kalsın
Bülbül paslı kafeste yansın
İhanet birazda seni yaksın
Olmuyor, yanan hep gül yakanda
Gül gülistanda güzel
Efsunum senin gözlerinden
Zalim olma gel artık
Geçerim senin için bir ömürden
İstemezdim, bu hain ayrılık
Elim ayağım sanki prangada
Hiç bir şey yazmayacağım sana dair
Bahsetmeyeceğim ellerinden
Hele beni yakan gülüşünden
Kaçıp kaçıpta tekrar bana dönüşünden
Bahsetmeyeceğim bana bazen küsüşünden
Yüreğimde hiç habersiz gezişinden
Şimdi solmaya mahkum bir çiçeğin
Açmasını bekler gibi
Seni bekliyorum yağmurlarda
Hazan mevsiminde bozulan bir bağın
Son hasatı gibi
Çaresizlikte çareyi bekliyorum
Umulmadık bir hainlikti senin yaptığın
Bedenimi taşa tuttuğun
Ruhumu kelepçelerle sardığın
Gözlerinin feriyle yaktığın
Hiç beklenmedik bir ihanetti
Beni köşelere kıstırdın
Korkular sararken bedenimi gecenin teninde
Zırvalamak istemiyorum...
Kendi kendime büyütüp acıları
Yalnızlığa itiyorsam yüreğimi
Bu benim suçum, pişmanım.
geldiğinde ben gidiyorsam,
bil ki sen hiç yoktun...
çark edipte geri dönüyorsan,
bil ki sen yokluğunda çoktun...
Sessiz sessiz bekler çıkışları (yalnızlık)
Tutmak istedim ellerinden
Bir çare ararken anladım
Biçare çırpınışlarımı
Tut desem geç mi?
Kaç desem erken mi?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!