Eski Defterler
Gönül küllerini deşme sen yine,
Boyun büküp beni, üzme sen artık.
Derdim bana yeter yaralı sine,
Hayal deryasında yüzme sen artık.
Bir güzelin fendi yakar içimi,
Alevler içimde çevrilir dostlar.
Püskürür içimden volkan misali,
Küllerim havada savrulur dostlar.
Nereden bilirim sevdalar yakar,
Değnek Hanım
Senin pozun neden bırak tafrayı?
Burnun yükseklerde oy değnek hanım.
Okuyan yok seni kapat sayfayı,
Kendini kenara koy değnek hanım.
Nice dert dinledim dert sanıyorlar,
Eyvah ömrüm gitti saramadım ben.
Her geçen yıllarım boş yanıyorlar,
İşte ömür bitti saramadım ben.
Sarılıp yatmadım yanarım buna
Dikmenden Ova Görülür
Çıkınca Dikmen’e ova görülür
Neyleyim ovayı sürdüler beni.
Hurmanın suyuna ağlar örülür,
Ağa düşürdüler vurdular beni.
Eşref saatinde akrep yelkovan,
Dolanmış gidiyor sesinde figan,
Ezildi zamanlar yıkıldı tavan,
Gazel olup suda aktığım ondan.
Çatladı gök kubbe damlıyor suyu,
Çoruh’un Eriyim Artvin
(Fatma Kalkan hanımefendiye nazire)
Boz bulanık akar delirir Çoruh,
Zır deli Çoruh’un eriyim Artvin.
Duygular şahlanır hislenir bu ruh,
Dayanacak Gücüm Kalmadı
Bakarım aynaya hep benzim sarı,
Gayri dayanacak gücüm kalmadı.
Gönül düzenimin bozuk ayarı,
Gayri dayanacak gücüm kalmadı.
Bırak yakamı sen bıktım huyundan,
Gördüğü güzele yanıyor gönül.
Şüphe duydum senin yedi duyundan,
Her söylenen söze kanıyor gönül.
Fidan boy istedin, eğdirdim beli,
Bahar gelir güneş açar,
Kuşlar yuva kurar göçer,
Toprak damlaları içer,
Dallar çiçek açar bir gün.
Binboğa’da karlar erir,
TEBRİKLER ÜSTADIM
Kör gözler, sağır kulaklar olduktan sonra, üstüne de yaltaçlığı ve yardakçılığı ekledikten sonra, kimler alim olmaz ki?
Değerli çalışmanızı kutlarım.
Güzel şiirinizi beğenerek okudum.Yüreğinize sağlık.