Maestro elini korkak alıştırma acının en ağır tonundan gir yeni güfteme vokal yapacağım, cümbüş zil siz bir susun ağlat kemanı üstad birazda yanıma yaklaş yansın gündüz güneş patlasın efkarımızdan, yap şovunu patlat ordan bir suzan suzi dert taksimi, sonunu ben bu akşam ôlürüme bağlayacağım.
Sen ne güzel adamsın Mehmet Akif Ersoy insanlığın vücut bulmuş hali, türk milleti değiştirirken kürdü arnavudu lazı yek vucut tarihi, Milli marşı yazdın aç kaldın sırtında yoktu palton yinede almadın sana verilen altın ôdülü, milletim yokluk içindeyken neyleyim diyerek parayı pulu.
mektuplara sığmayan sevgileri özledim, defalarca başlık aradığım beğenmeyip yırttığım,köşe başlarını mesken tuttuğum pencereden gölgesini görmek uğruna, şemsiyesiz korunaksız, ahmak ıslatan yağmurlara mağruz kaldığım, yandığım, yakıldığım, gerçek aşkları özledim.
Çek sürgülerini yüreğim kilitle içerden meşhur yanlızlığımız kaldığımız yerden devam ediyor çıkar aşk elbiselerini zaten üstünede yakışmıyor, sar oradan en ağırından adıyaman tütünü demle çayını ha cehennemin dibi ha gecenin kôrü sabaha çıkarız elbet ya yaralı yada ôlü.
Yokladım ceplerimi metelik yoktu kalbinden kredi çektim, pazarlık ettim gôkkuşağıyla renkler ısmarladım sana, korkulu rüyalar gôrme diye dil dôktüm gayba pamuk şekeri pembesi düşler yolladım uykularına, aldım yanıma cengaver aşkını korkusuz sevdanı yurdunu kurtarmaya sefere çıktım, sıkıntılarını dertlerini kılınçtan geçirdim mutluluk sancağını yürek toprarağına diktim.
Hepimiz modern zamanların donkişotlarıyız bir mevsimlik yollara düşüyoruz kokusunu duymadığımız çiçekler uğruna.
Müsadenle ôldürüyorum bendeki seni anılara haber sal siyah giysinler bu akşam yasımız var, müsadenle sôküyorum gôzlerine çivilediğim gôzlerimi rüyalarına haber sal bu gece uğramasınlar, açtım kalbimdeki senin kapını topla ne varsa sana ait saçını kokunu sesini aşkını, topla bu gece gôçümüz var kadere haber sal kapatsın bize yazdığı hikayenin sayfalarını.
Mutluluk o kadar yüksekte o kadar derinde değil aslında, bizler çok yorgunuz uzanıp almaya elimiz varmıyor yere çôküp tutmaya kalksak yaramız kanıyor.
Mutluluk unutulmuş eski dost gibi hani yıllarca gôrmezsin ama seneler sonra karşılaşırsınya sımsıcak sarılırsın boynuna hiç araya mesafe girmemiş gibi, bekliyordum sabırla bunca çileden hayatın çarkında ezildikten sonra sezenin dudaklarından dôkülen aşk şarkılar gibi kalp atışlarımı dôkerek notaya, zaman tünelinin tozlu yollarından çıkageldi tekrar mutluluk gônül yurduma..
Bir tane mutlu harf yazarsam bu gece namerdim mutsuz insanların aklından geçirdiği sôzlerin alıcısı benim, kırık kalplerin pazarlıksız satıldığı bir yer var müptelası olduğum çok iyi bildiğim kapanmadan yetişmeliyim, tam üstüme gôre biçilmiş ônce geceyi giyinmeliyim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!