Kaç şiirimi temize çektim
Senin için,
Kaç şiire başladım yeniden.
Gülün kokusunun
Bu kadar güzel olduğunu
Hüznün lezzetini
Sen, hiç güneşe dokundun mu elinle?
Ay ile seviştin mi bir döşekte?
Bütün yıldızların ismini bilir misin
Tek tek?
Aşk, seni bir büyülese nar tanem,
Ayrılır ruhun bedeninden,
Dün gece,
Boğaz akşamlarından birinde
Bir kıyı lokantası.
Seni yudumluyorum,
İçki masasında.
Yağmur başlıyor.
Bir zamanlar seni düşündüğüm
Yerlerde dolaştım dün,yine.
Seni o kadar nakşetmişim ki her yere
Nefesini duyar gibi oldum.
Rüzgarlar hala seni fısıldıyordu,
Şarkılarda hala sen vardın.
Yoksa boğazıma düğümlenen şeyleri
sen de mi hissediyorsun.
Seninde mi ne gözlerin buğulu
Yoksa...
Yoksa sende mi beni seviyorsun...
Kirpiklerine ilk takılışım,
Belki de
Kendimi ilk ele verişim oldu.
Onlardaki sihri çözdüğümde ise,
Hatırlar mısın?
Nasıl da, suçüstü yakalanmıştım.
Sevmesini de bilirim,
Kendime göre;
Şiir yazmasını da...
Ama,
“Tık yok” sende.
Sen benim nemsin,
Sen nemsin ki benim?
O saçların benim neyim olur sanki
Neden, neden sensiz ben olamıyorum?
Hep bir eksiklik duyuyor.
Burkuluyorum.
Seni seviyorum.
Kaybolup gitmeden
Karışmadan toprağa tenim,
Seni muhakkak unutacağım.
Kirpiklerini,
Gözlerinin rengini,
Sırtındaki beni,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!