gözlerim uykuya seğiriyor
ama başım yastığa değdiği zaman
bir dikenli sarmaşık olup
geceler beni boğuyor
günlerdir bekliyor
İstanbul'un arka sokaklarında
Üçüncü sınıf bir
Otelin viran köşesinde
Sarhoş bir şair
Gözlerini dünyaya
Kalbini sevdaya
Soğuk bir kış gecesiydi.
Apar topar geldiler,
Demir kapılar bam güm çarparken
Gecenin sessizliği yırtılıyordu
Ve kan emiciler,
Tanrılarına sanki kurban arıyorlardı.
ankara ayaza kesmiş bu akşam
ellerim ceplerimde
arşınlıyorum karlı buzlu sokakları
içimde buza kesmiş gözyaşları
gözleri ağlamaktan kızarmış
bir çocuğun çığlıkları
şehir sessiz
şehir sakin
şehir uykusunda
kütahyanın pınarları bile uykuda
bir ben kalmışım
en yalnız halimle
Bir paranoyal sendrom yaşadığımız
Ne gülmek bizimkisi ne sevmek
Ne korumak
Korkularımız hükmeden benliğimize
Bazen bir denizde dalga olmak
Bazen çiğ damlasında hayatı bulmak
bir sessiz öykünme bizimkisi
aşk nam-ı'na yazıp çizilen
nerede bir kurumuş dal görsek
yada bir kuş ölüsü
bezirgan sokaklar gibi
damağımızda kalan kekre bir
yokluğunun aynasıydı,
göğsümü dövüp duran
bu bitmez öksürük,
acı ve keder
kadehimde, arkadaşım oldu
bilinmez bir yalnızlığa
İstanbul' u seyretmek gibisin
baktıkça sözler dizelere
dönüşüyor
ve yaşamak amansız bir küfre
bir yaşamın ve acıların
ardında kalandır geceler
ağır ağır çekilirken
çıplak ve titrek bedenlerin üzerinden
eskimiş kartpostallar gibi
sararır ve gider
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!